Baba yadigarı "hicaz" ve "rast makamı" Maraş çöreğinin üretimini sürdürüyor
KAHRAMANMARAŞ (AA) - MUHAMMED KAYGIN/ÖZGÜR ALANTOR - 6 Şubat'taki depremlerin merkez üssü Kahramanmaraş'ta yıkılan binada babası ve annesinin yanı sıra pek çok yakınını kaybeden 33 yaşındaki Kamil Akçöp, Tarihi Maraş Çarşısı'nda babasından yadigar fırında geleneksel lezzet Maraş çöreği üretimini sürdürüyor.
Babasıyla yıllardır çarşıda yöresel lezzet Maraş çöreği yapan Kamil Akçöp, depremlerde yaşadıkları binanın yıkılmasıyla babası ve annesi ile ağabeyi, ablası ve pek çok akrabasını kaybetti.
Yaşadığı acıları içine atarak baba yadigarı fırının başına geçen Yılmaz Akçöp, gücünün yettiğince babasının emanetini taşımayı hedefliyor.
Kamil Akçöp, AA muhabirine, 1982 yılından itibaren çarşıda Maraş çöreği yapan babasının bu lezzeti Kahramanmaraş'a sevdiren ilk kişilerden olduğunu söyledi.
Depremde kaybının çok olduğunu dile getiren Akçöp, "Ben 7 yaşından beri buradayım. Elimizden geldiği kadar babamın ismini yaşatacağız burada. Kaybımız çok olduğu için depremden 20 gün sonra iş yerimizi açabildik. Yakınlarımıza görevimizi yaptıktan sonra kaldığımız yerden devam ediyoruz. Hayat devam ediyor." dedi.
Babasının ismini yaşatmayı istediğini vurgulayan Akçöp, "Babam sosyal bir insandı, şarkı söylerdi, sanat müziğiyle uğraşırdı. Her çöreğine makam verirdi. Yumuşak çöreğe 'hicaz', sert çöreklere 'rast makamı' derdi. Çok büyük acı yaşadık, o süreç anlatılmaz zaten. Biz de babamın yadigarı olan mesleğimizi tekrardan kaldıracağız. Burada giden esnaf arkadaşlarımız var. Herkesin acısı büyük, Allah'ın izniyle en yakın zamanda çıkacağız bu işlerden." ifadelerini kullandı.
- Deprem gecesi babası "Oğlum gel maç izleyelim" diye aramış
Depremin olduğu gün kayınpederinin evinde kaldığını anlatan Akçöp, şunları kaydetti:
"Orası biraz dağlık alan olduğu için hayatta kaldık. O gün, pazar günü babam üç sefer aradı beni aradı, 'Oğlum gel maç izleyelim' diye. 'Baba burada durayım' dedim. O da 'Oğlum gel' dedi ısrarla. Hiç demeyen adam üst üste ısrarla 'Gel' dedi. O gün kayınbabamlarda ekşili çorba yapmışlardı, Maraş'a özgü yöresel yemek, onun hatırına orada kaldım. O sabah evime geldim, baktım bizim evimiz de çökmüş. Benim binadan da 55 kişi vefat etmiş. Yerle bir olmuş. Öyle duygular yaşadık, anlatılmaz. Allah düşmanımızın başına bile vermesin. Bu ülke bizim, birlik beraberlik üst seviyede olduğu sürece hiçbir şey olmaz inşallah."