Uzun zamandan beri
yazmıyordum. Ben de herkes gibi Patroit
füzelerinin kahramanmaraş"a kurulacağını TV haber-lerinde duydum. 1919
tarihinde Kahra-manmaraş"ın işgal günlerini tarihi bilgile-rimi yoklayarak hatırladım.
1919"dan önce 1915"lere, yani
1. Dünya Savaşı"na dönecek olursak; Çanakkale Savaşı"nda ordumuza komuta eden
bir Al-man komutan var. Adı: Liman Von Sanders. Daha önceki yazılarımda da
bah-setmiştim. Bir Alman komutan Türk ordu-sunu ne kadar tanır, ne derece bizim
lehi-mize komuta edebilir? Allahtan gene o zamanlar kısa bir süreliğine
komutayı ele alan Gazi Mustafa Kemal, bu savaşı zaferle lehimize sonuçlanmasını
sağlar. 1. Dünya Savaşı"nda Osmanlı Devleti Almanları destekliyordu. Çanakkale
Savaşı"nı ka-zanmamıza rağmen Almanlar yenildiği için biz de yenik sayıldık ve
yenmiş sayılan devletler, yenilmiş sayılan devletleri işgal etmeye başladılar.
Almanları destekleyip yenik devletlerarasında sayıldık ve ülkemiz yer yer işgal
edilmeye başlandı. Kahra-manmaraş"a önce İngilizler, daha sonra Fransızlar
geldi. Resmen yerleştiler. Kale-ye Fransız bayrağı çektiler. Kahramanma-raş
halkı esaret altında yaşamaya alışık değildir. Din adamlarımız bilgili ve
bilinç-li. Esaret altında iken Cuma namazının farz olmadığını biliyordu.
Karşımızda son dere-ce donanımlı, bir düşmün ordusu olmasına rağmen,
Kahramanmaraş halkı kazmasıynan, küreğiynen, dilgeniynen, tırmığıynan,
kamasıynan, bıçağıynan An-kara ile de temasıynan yüzlerce binlerce şehit
vererek direndi, düşmanı etkisiz hale getirdi. İki eli yoktu, dişleriynen tetik
çekti. Bağımsızlığını tüm dünyaya ilan etti.
Cumhuriyeti kurdu. Bu zamanlara kadar geldi.
Peki emperyalist devletler boş
mu dur-du? Elbette durmadılar. Yeniden siyasetle-rini değiştirdiler. Kendi aralarında
düşün-düler, taşındılar biraz da bitlenmiş gibi kaşındılar, şu kanaate
vardılar.
"Biz Türk halkını savaşla
yenemeye-ceğiz
" O zaman taktik değiştirelim."
"Nasıl bir taktik?"
"Sizi savunuyoruz" diyerek ülkelerine bir üs
kuralım."
"Valla çok iyi fikir."
Nihayet Amerikalılar Adana"nın
İn-cirlik"ine üslerini kurdular. Bizim neyimizi savunuyorlarsa anlaşılır gibi
değil.
Babam Maraş"tan geçmesi
muhtemel olan bir yol efsanesi anlatırdı. Efsaneye göre 1950 lerde Adana
İncirlik"e kurulan üssün Kahramanmaraş"a kurulması "yol yapacağız bahanesiyle"
planlanmış. Kah-ramanmaraşlının şiddetle karşı çıkacağını hesap ederek
vazgeçmişler "Çünkü Kah-ramanmaraş 1919"da canını dişine takarak ülkesini
savundu bizim gerçek amacımızı ortaya çıkarır, biz böyle hassas bir ile bu tesisi
kuramayız" korkusundan kurmamış-lar. Vazgeçmeleri de gene efsaneye göre şimdiki
yeni yapılan Diş Hastanesi civarına gelmişler. Kendi aralarında İngilizce bir
şeyler konuşurken Kahramanmaraşlı me-raklı, ne konuşulduğunu dinlemiş. Arada
tercümana sormuşlar. Tercüman doğrusunu söylememiş. Buradan yol geçeceğini
söy-lemiş. Bir daha da gelmemişler. Emperya-listler sabırlı, emperyalistler
halen işgal planlarını aradan yıllar geçmesine rağmen unutmadılar. Böyle uzun
bir aradan sonra geliyorlar patroit füzesi kurmak istiyorlar. "Niçin?"
"Savunmak amacıyla." Kimi sa-vunacak? Amerika, Almanya çıkarlarını savunacak.
Kimi kandırıyorsunuz beyler? Kahramanmaraş halkı buna izin vermez! Nato denilen
kurumun amacı savunmak değil, işgaldir. Adamlar bağdaş kurup oturduğu yere
yerleşiyor çıkmıyor. Bizim komşularımızla iki anlaşma "pakt"ımız vardır. Birisi
"Sadabat Paktı" birisi de "Balkan Paktı". Sadabat Paktı"yla Doğu ve güney
komşularımızla saldırmazlık imza-ladık. Balkan Paktı ile de batı ülkeleriyle
saldırmazlık imzaladık. Yıllarca kardeş gibi yaşadığımız komşularımıza
Amerikan, Alman çıkarlarını savunmak için toprakla-rımızı kullanmalarına
Kahramanmaraş halkı izin vermez, vereceğini de sanmıyo-rum. Kahramanmaraşlının
ayranı kabardığı zaman kurulan veya kurulması muhtemel olan tesisi yerle bir
eder.
Bir de Kahramanmaraş"a patroit
füzele-rinin kurulmasıyla ilgili Amerikan çöplü-ğünden beslenen leş kargaları,
İsmi lazım değil reklam olur, İstanbul"un mahalli ga-zetelerinde çatlak sesler
çıkardığını duy-dum. Onları da buradan uyarıyorum. "Da-vulun sesi uzaktan hoş
gelir" atasözünü hatırlatmamda yarar vardır. Oradan ötece-ğine gelsin de,
burada ötsün. Kahramanma-raşlının sessiz durduğuna bakmayın. Em-peryalistler
her tarafı işgal edebilir ama Kahramanmaraş"a gelince Ahırdağı"na toslar.
Yeniden Kahramanmaraşlıya
1919"ları yaşatmasınlar. Patroit füzelerinin bu kutsal topraklara kurulmasını
istemiyoruz. Sonra şehit dedelerimizin kutsal kanları, ruhları incinir.
Emperyalistler için iyi olmaz. Ben-den uyarı. Hoşça kalın.