İKİ DÜNYA

Bizim bilincimizde ve inancımızda iki dünya vardır; birisi yaşadığımız, diğeri ise daha bilmediğimiz ama yaşayacağımız gününü beklediğimiz dünya, yani bu dünya ve öbür dünya! Bu iki dünyadan öbürü, bu dünya hayatının garantörüdür adeta. Yanlıştan koruyan, sürekli iyiliğe ve doğruya yönelmesi için insanın elinden tutup ona sahip çıkan görünmez bir dost gibidir o. İnanmak, kabul etmek demek demektir, kabul etmek ya da etmemek kişinin kendi tercihidir ama kabul edilmesini de insanî açıdan isteriz mutlaka.


Kabul etmeyenler bulunsa da yaşam kalitesi sürekli öbür dünya ile kurulur ve onun kurallarıyla yükselir. Öbür dünya inancı hayattan çıkarıldığında ise kalite bozulur, hem de anında bozulur. İnsanı, bütün kötülüklerden ve yanlış işler yapmaktan alıkoyan öbür dünyaya olan inançtır. Görmediğimiz dünyayı kabullenmenin güzelliği ve verimliliği, sadece kabul eden kişiye değil, kabul eden kişiden topluma yansıyan ve çevreyi kuşatan bir güzellik ve mutluluk da getirir.

Burada; "Öbür dünyaya inanmayan öyle toplumlar vardır ki, inananlardan daha kaliteli hayat yaşamaktadırlar." denilebilir. Onu söyledim zaten; öbür dünya kurallarına kim uygun bir hayat yaşarsa, sosyal aktivede başarıyı yakalar, onlarda eksik olan inançsa bu da bizi ilgilendirmez, bu, Allah ile kendisi arasındadır. Hem inanıp hem de kurallarına uygun yaşayan tam kurtulur ama inanıp da kuralları çiğneyenler, kuralların dışında kalır ve kurallar tarafından dışa atılırlar. Sistem benim anladığıma göre böyle işliyor. Teknik yapılar da böyle çalışmıyor mu? Bakıyorsunuz adam teknolojiye inanıyor, kabulleniyor, fakat Allah"ın sisteminde böyle bir işleyişi görmüyor ya da kabullenmek veya görmek istemiyor. Öte dünyaya, sadece görünüşte inanıp kurallarına uymayanların rezillikleri işte ortada.

İşin asıl üzücü olan tarafı, inananlardan görünen bazılarının sahte yüzüdür, öbür dünyadan habersiz gibi yaşamalarıdır maalesef, işin en tehlikeli tarafı da burasıdır yani haberi olduğu halde habersiz gibi yaşamanın tercih edilmesidir. Artık bütün sahte iş ve işlemler bu yöntem üzerinden yürütülüyor.   Ancak bunlar; var olan bir şeyin yokmuş gibi davranmakla yok olmayacağını hesaba katmıyorlar, bu yüzden de iki kere kaybediyorlar! Bunların yaptıkları sadece kendi alanlarında kalmıyor elbette, bu yüzden iki kere kaybediyorlar işte; hem başkalarını kandırmaktan, hem de kendi kendilerini kandırmaktan dolayı yani nefislerine ve diğer insanlara karşı suç işlemiş oluyorlar!

Çok az sayıda insan, bir taraftan kendi inanç dünyasında yaşama mücadelesi verirken, diğer taraftan da kendisine ait olmayan dünyanın çarpıklıklarından kendisini ve yakınlarını korumaya çalışıyorlar, bu insanlar da iki kere yorgunluk yaşıyorlar. Bunlar sayı itibarıyla çok azdırlar. Ben işte bu insanlara şahsen saygı duyarım, saygı duymakla da kalmam, gördüğüm zaman yanlarında yer alırım.

Kendi içinde bu dünya kaç türlü yaşanıyor biliyor muyuz?

Ramazan"ın sonuna geldik, bu yıl gerçeği daha farklı görmüş olduk; toplum dindarmış (!) meğer!


M. Nedim Tepebaşı

12.06.2018 09:40:52


Kasım’da Dermankart’lı Ailelere 23 Milyonu Aşan Destek Ödemesi Yapıldı

KSÜ Kampüs Kablosuz Ağ Altyapısı Genişletildi

Goalball’da Gümüş Zafer

Ampute Futbol Türkiye Kupası Finali Kahramanmaraş’ta!

Göreve atanmasının 113. gününde, 113 partiliyle birlikte Ankara’ya ziyaret

Kahramanmaraş’ın talepleri tek tek Ankara gündeminde

TYB Kahramanmaraş Şubesi tarafından “Batılılaşma İhaneti’ni Yeniden Okumak” Programı Düzenledi

Kahramanmaraş’ın ilk elektrikli otobüslerinin sevkiyatı başladı

İş İnsanı Mesut Şahinkanat’a Anlamlı Plaket

Büyükşehir, Melek’in En Büyük Hayalini Gerçekleştirdi

Milli Savunma Bakanlığı, Onikişubat Belediyesi’nin dünyanın en büyük Türk Bayrağı’nı uzaydan görüntüledi

Onikişubat Belediyesi’nin Kahramanlık Türküleriyle Cumhuriyet Konseri’ne yoğun ilgi

Cumhuriyet Yürüyüşü’nde Kahramanmaraş Tek Yürek Oldu

Gül’den 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Mesajı

Cumhuriyetin 102. Yılına Özel Konser KSÜ’de Gerçekleştirildi

Güreşin Kalbi Kahramanmaraş’ta Attı

TGGF Başkan Vekili Şahin Hopur’dan Milli Takıma Moral Ziyareti