İnsan biraz kapsamlı düşünürse, bir köylü çocuğunun, buna benzer, bir tornacının, bir kayıkçının oğullarının devletin en zirvesinde bir görev deruhte etmeleri, sisteme olan saygımızı kat kat artırmaktadır. Demokrasinin, cumhuriyetin, devletin kuruluş felsefesinin bize verdiği kazanımlar ne büyük nimetler. Bu özelliklerimizi bize bağışlayan insanlara ne kadar minnet duysak azdır. Son zamanlarda ortaya çıkan Neo Osmancılık gibi düşünceyle saltanatı özleyen gafillere ne demeli? 19. Yüzyılda ortaya çıkan milliyetçi akımlarla milletlerin ayağa kalktığı bir dönem. Bu dönemde Osmanlı topraklarında da bu hareketler başlamıştı. Devlet bu gidişatı durdurmak amacıyla karşı tez olarak Osmanlıcılığı çıkarmıştı. 1860 Tanzimat Fermanı"yla birtakım tavizler verilmişti. Bir yararı olmadı. Padişah 2.Murat ; "Ben tebaamın Müslüman olanını camide, Hıristiyan olanını kilisede, Yahudi olanını da havrada görmek isterim. Hepsi de benim evlatlarımdır. "diyerek zafiyetini ortaya koymuştur. Osmanlı topraklarındaki milletler birer birer kedinden kopmuştur. Hilafetin varlığı bile Müslüman Arapların bizden kopmasına engel olamamıştır.
İşte bizler: "Altı defa gittim, yedi defa geldim. "" diyen Demirel"in şahsında demokrasiyi gördük. Türkiye sevdalısı bu insanın şahsında; çağdaş, demokratik, laik, sosyal hukuk devleti olmanın değerini gördük. Hukukun üstünlüğü çerçevesi içinde hep meşru zeminlerde mücadele vermiştir.
Onu Türkiye"nin gündeminde silmek isteyen Özal,1986 da Demirel"in siyasi yasağının TBMM"inde kaldırılacağı endişesiyle onu halk oylaması platformuna itti. Yalnız başına Anadolu"ya düşen Demirel kendi deyimiyle, ayağında demir çarık, elinde demir asa ,devlet güçlerinin bütün engellemelerine rağmen demokrasi için mücadeleye girdi. Hatırladığım kadar kentimizin duayen siyasilerinden Ahmet Uncu bey Müftülük Meydanı"nda Afşin-Elbistan Termik Santrali"ni temsil eden bir konuşma platformu oluşturmuştu. Bu gün ülkemizin % 18 enerji ihtiyacını karşılayan Afşin-Elbistan Termik Santrali onun eseriydi. Yasaklı olmasına rağmen meydan hıncahınç doluydu. Konuşurken saçsız başını göstererek ; "Bu başım güneşten yanarak dört defa deri değiştirdi."" diyerek espri de yaptı. Bu gün kentimizdeki Menzelet Barajı, Ayvalı Barajı onun döneminin eserleri. O, her şeyin başı enerji diyerek tüm ülkemizi donatan santrallerde emeği vardır. Keban, Gap, Atatürk Barajı onun eserleri. Sonunda yapılan referandumda alınan % 51 evet oyuyla siyasi yasaklar toptan kalktı.
Onun milli iradeye verdiği değeri vurgulaması açısından bir örnek vermeden edemeyeceğim.1991 seçimleri dönemi, Demirel"e bire bir yakınlığı olan, yasakların kalkmasında Anadolu yollarında ona kader arkadaşlığı yapan hizmet adamı Ahmet Uncu bey seçim listesine merkez yoklamayla girmek arzusundadır. Ahmet Uncu Bey"in bu istemine Demirel: ""Ahmet, git ön seçimlere katıl, listeye girmeye hak kazan da gel.""d iye mukabelede bulunur. Ona göre demokrasinin vaz geçilmezi halk iradesidir.
Bütün arzum cenazesinde bulunup bir son görev yapmak isterdim. Onu incitmeyeceğine inandığım kutsal vatan toprağımızda huzur içinde yatsın.Cenab-ı Allah gani gani rahmet eylesin.
