İslam Dünyasının Açmazları(2)

Sevgili Okuyucularım, 1880 de vefat eden merhum Ziya Paşa, İslam dünyasının acı ve hazin manzarasını şu veciz mısralarıyla dile getirmişti:

Diyar-ı küfrü gezdim, beldeler, kâşaneler gördüm

Dolaştım mülk-i İslami bütün viraneler gördüm

Milli şairimiz merhum Mehmet Akif Ersoy ise, Müslümanların maruz kaldığı hazin manzarayı çok daha acı bir şekilde şöyle ifade etmiştir:

 

"Ne gördün, Şark"ı çok gezdin? " diyorlar. Gördüğüm yer yer

Harap iller, serilmiş hanümanla, başsız ümmetler,

Yıkılmış köprüler, çökmüş kanallar, yolcusuz yollar,

Bükülmüş beller, incelmiş boyunlar, kaynamaz kanlar

Düşünmez başlar, aldırmaz yürekler, paslı vicdanlar

Tagallüpler, esaretler, tahakkümler, mezelletler

Riyalar, türlü iğrenç iptilâlar, türlü illetler

Örümcek bağlamış, tütmez ocaklar; yanmış ormanlar

Ekinsiz tarlalar, ot basmış evler, küflü Harmanlar

Cemaatsiz imamlar, kirli yüzler, secdesiz başlar;

"Gaza" namiyle dindaş öldüren biçare dindaşlar;

Ipıssız aşiyanlar; kimsesiz köyler; çökük damlar;

Emek mahrumu günler; fikr-i ferdâ bilmez akşamlar!.

Geçerken, ağladım geçtim; dururken ağladım durdum;

Duyan yok, ses veren yok, bin perişan yurda başvurdum.

Mezarlar, âhiretler, yükselen karşımda dûradûr;

Ne topraktan güler bir yüz, ne göklerden güler bir nûr?.... 

Sevgili okuyucularım,  İslam dünyası bu gün de bu hazin durumdan çok da farklı değil. Peki, İslam dünyasının bu açmazlarının sebepler nelerdir? Neden Müslüman milletler geriliğin, geri kalmışlığın girdabında yaşamaktadır? İşte tüm bunların nedenlerini bir önceki yazımızda sözünü ettiğimiz Türk İslam mütefekkiri Musa Carullah dile getiriyor. Ve diyor ki:. İnsanlık âlemini istila eden bu belanın sorumlusu ne ilahi dindedir ne de bu dini tebliğ eden peygamberdedir. Kusur, kur"an"ı kerim"in beyanında ihtilafa düşen din bilginlerindedir. Bir kere din insan yaşamında en önemli bir olgudur. Zira insanların her hareketi dinlerine yani kalplerinin dürüstlüğüne bağlıdır. Kalbi pak insanın her işi pak olur. . İnsanların kalbinde bir bozulma meydana gelirse hareketi de o ölçüde bozulur. İnsanın yaşantısı kalbinin tercümesidir. Hayatın güzelliği kalbin güzelliği iledir. Emaneti, adaleti emreden Allah"ın varlığına inanan insan, emanet ve adalet yolundan ayrılmayarak yaşar. Ruhun bekası, nefsin olgunlaşması için çalışır. Dine, insan düşüncesi ve aklı üzerine sınırlama koyan bir rol verilmemelidir. Din insana inanç ve iman telkin etmelidir. Bilimsel aklın keşfettiği prensiplerle karşı karşıya getirilmemelidir. İslam dünyasında din, bir savaş bir muharebe meydanı haline getirilmiştir. Din aklın düşmanı, hayatın düşmanı, hakikatlerin zıddı, dervişlerin rehberi, tembellik ve geriliğin dostu, mutluluk ve ilerleme yolunda en güçlü bir engel telkin eder olmuştur. Bu durum, çoğu insanın kafasında yaşam ile din arasında bir düşmanlık meydana getirmiştir. Dine yapılan bu müdahale, onun ruhuna, safiyetine zarar vermekle kalmamış; insanların manevi arzularını ve şevklerini yükselten yüce değerleri de köreltmiştir.


M. KEMAL ATİK

12.03.2014 00:00:00


Kahramanmaraş’lı Minik Dâhiden Dünya Birinciliği

Afşin ve Göksun’da Miniklere Özel Tiyatro Gösterisi

Kır Ailesinin Acı Günü

Kasım’da Dermankart’lı Ailelere 23 Milyonu Aşan Destek Ödemesi Yapıldı

KSÜ Kampüs Kablosuz Ağ Altyapısı Genişletildi

Goalball’da Gümüş Zafer

Ampute Futbol Türkiye Kupası Finali Kahramanmaraş’ta!

Göreve atanmasının 113. gününde, 113 partiliyle birlikte Ankara’ya ziyaret

Kahramanmaraş’ın talepleri tek tek Ankara gündeminde

TYB Kahramanmaraş Şubesi tarafından “Batılılaşma İhaneti’ni Yeniden Okumak” Programı Düzenledi

Kahramanmaraş’ın ilk elektrikli otobüslerinin sevkiyatı başladı

İş İnsanı Mesut Şahinkanat’a Anlamlı Plaket

Büyükşehir, Melek’in En Büyük Hayalini Gerçekleştirdi

Milli Savunma Bakanlığı, Onikişubat Belediyesi’nin dünyanın en büyük Türk Bayrağı’nı uzaydan görüntüledi

Onikişubat Belediyesi’nin Kahramanlık Türküleriyle Cumhuriyet Konseri’ne yoğun ilgi

Cumhuriyet Yürüyüşü’nde Kahramanmaraş Tek Yürek Oldu

Gül’den 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Mesajı