Hırsızlık hiç kuşku yok ki
ceza gerektiren bir olaydır. Ceza uygulanmayan bir hırsızlık, hırsızı meslek
sahibi yapar.
Geçtiğimiz günlerde hırsızlık
olaylarına verilen cezaların artırıldığını, yaklaşık 3-5 yıla çıkarıldığını TV
ekranlarında izledim. Hırsızı yakalayan polise de prim verileceğini öğrendim.
Nihayet...
Önceleri nasıldı?
Önceleri polis hırsızı yakalar
ama soyulan ifade verirken hırsız salıverilirdi.
Polis de hırsızı yakalamaya
istekli olmazdı. Neden olsun? Yasa gereği hâkim-savcı hırsızı nasıl olsa
bırakacaktı. Yakalamanın bir anlamı yoktu.
Kanunlarımız malûm, hırsızı
yatak odanızda görmedikçe fiske vuramazsınız. Neredeyse yasalar bize, hırsıza
kahve ikram etmemizi emredecekti. Böyle yasa olabilir mi? Adeta hırsıza bonservis
verir gibi. Hâkimin savcının ve de polisin elini kolunu bağlayan bir yanlışlar
manzumesi.
Bir zamanlar kapkaç olayları
vardı. Her gün TV ekranlarında kapkaç kurbanı kadınları içimiz ezilerek
izliyorduk. Sonunda devlete inat cesur bir hâkim çıktı ve kapkaççının birine
gasp suçuna denk bir ceza verdi. İşte o hâkim bir halk kahramanıdır. İsmini bile
bilmeyiz ama o bir kahramandır.
O günden sonra sihirli bir
sopa dokunmuşçasına kapkaçlar bıçak gibi kesilmişti.
Yasaların etkisi budur...
Yasaların karşısında kimse
duramaz.
Şimdi de hırsızlık için
düğmeye basıldı.
Ben inanıyorum ki kısa bir
zaman içerisinde sonuç alınacaktır.
Bir kısım insanlar belki
polisimizi yanlış değerlendirecekler, onların pirim için hırsızları
yakaladıklarını ifade edeceklerdir ama ben inanıyorum ki pirim bile almasalar
polisler hırsızları yakalayacaklardır, yeter ki yakaladıkları cezalarını
görsün.
Bu yasanın uygulanabilirliğini
merakla bekliyorum.
Bakalım ne olacak?
Yorum sizin...