Şimdiki öğretmen
meslektaşlarım bizlere göre çok büyük imkânlara sahip. Bizler kara kışın
ayazını, yazın sarı sıcağını içe içe mesleğimizi icra ettik. Bu tespitimi ne
övünç için, ne de yakınma için ortaya koymadım. Ülkemizin sosyo ekonomik
durumu, birini bulsak birini bulamayan konumdaydı. Kimse sanmasın ki elli yıl
önce de böyleydi. Kara tahtada kullandığımız tebeşiri öğrencilerimize
aldırtırdık. Sınıflar arası tebeşir hırsızlığı olurdu. Bir cam kırılsa, bir
musluk bozulsa nasıl tedarik edeceğimizi bilemezdik. Şimdi; akıllı tahtalarda,
tabletlerle ders yapıyoruz. Yıllar itibariyle, bizlere bu günleri bahşedenlere
ne kadar minnet duysak azdır. Başbakanımızın bir hatır gönül koymasıyla yirmi
küsür, 24 derslikli okul birden iş adamlarımızca inşa ediliyor. Allah"ın ne
büyük lütuf ve ihsanı
Nerden nereye geldiğimizi bir an tefekkür ediniz.
İşte, garip yiğit öğretmenim
sabahın acı ayazını yiye, yiye boyun fıtığı olur. Dostu bir hekim arkadaşının
tavassutu ile kentteki tek beyin cerrahına gider. Ücretli muayenehanedeki
teşhisten sonra, aynı doktorun devlet hastanesine servisine yönlendirilir.
Röntgen ve tetkiklerden sonra teşhis kesinleşir. Eline fizik tedavi olması için
raporu verilir. Hastalık teşhisi garibimi üzse de gideceği servisteki doktor
ortaöğretim yıllarından sınıf arkadaşıdır. Onunla gereğince ilgilenecek, belki
de iltimas geçip diğer hastalarından daha çok ilgili olacaktır. Ne de olsa;
hatır, gönül, vefa vardır. Bunlar vaz geçilmez erdemlerdir.
Poliklinik yapılan kapı
tamamen açıktır. Garibim, öğretmenim kapının önünden bir aşağı, bir yukarı
geçer. Umar ki sahiplenilsin, seslenip, tanınıp çağrılsın. Ne gezer, deveye çan
asılmış gibi kimse oralı bile değildir. Gemi azıya alıp; edebiyle, ceketinin düğmelerini
ilikleyerek muayene odasına girer. O, devlet terbiyesi almış, nerde nasıl
hareket etmesini bilen bir öğretmendir. Yüzüne bile bakılmadan, bir önceki
doktorun teşhisine dayalı olarak;"" Beyefendi fıtığınız var, fizik tedavi
olmalısınız. Dışarda özelde mi yoksa devlet hastanesinde mi tedavi olmak
istersiniz.""Garibim özelde, hangi ekonomik güçle tedavi olsun. Kendisine
resmiyet katarak beyefendi diyen doktora;""Beyefendi ben devletimin imkânları
neyse ondan yararlanacağım."" Diyebilir. Şaşkınlık ve hayretler içindedir.
Çocukken top koşturduğu, alt alta üst üste buğuşup şakalaştığı insan bu mudur?
Aldığı cevap nedeni ile
hışımla, kayıt tutan hemşireye bakkal defterine benzeyen, randevu defterinden;
"Bak bakalım, ne zaman randevu verebiliriz?"" Kadıncağız gerekli mesajı
almıştır. Defteri karıştırır, karıştırır;
"Haziran 23 te açık var" der. İlginçtir, aylardan ocak ayıdır. Yani, 6 ay
sabır ve ıstırap içinde bu acılara katlanmak zorunda olunacaktır.
Bu âlicenaplık karşısında;
bunlardan gelen Allah"tan gelsin deyip, başının çaresine bakacaksın. Allah bu
ve bunun gibi olanlara muhtaç etmesin. Bu davranış özel mi diye tahlil
ettiğiniz de bunun genel bir strateji olduğunu görüyorsunuz. Özel muayenehane
ile devletin hastanesi arasında paslaşmaktan başka bir şey değil. İnsan özel
hayatında bir mevkiye bir makama gelebilir. Önemli olan, onu özümleyebilmesi,
hazmedebilmesidir. Yoksa şu olmuşsun, bu olmuşsun bunlar izafi şeyler. Bu dünya
kime kalmış ki bize kalsın?
Portresini çizmeye çalıştığım
bu insanın ilginç yanı, bu zat-ı muhterem Trabzon Caddesinde arz-ı endam ederek;
Bu kentin bundan böyle büyük şehir olma statüsüne kavuştuğunu kendisi gibi bir alleme
başkana ihtiyaç duyulduğunu eşe dosta lanse etmeye çalışıyor. Kendi gönlünce kamuoyu
yaratıyor. Hani başbakan adayları ilan etmeden o kentlerde kamuoyu
yaptırtacakmış ya
Ne olur ne olmaz, şimdiden işi kotarmak gerekir. Eğer bu adamın
bu kentte hizmetleriyle kalbini kazandığı bir dostu varsa, insan haddini bilmek
kadar büyük irfan olmaz, otur oturduğun yerde telkininde bulunsun. Gerçi ben bu
yazımla dost acı söyler kabilinden uyarımı yapmış oluyorum. Kanımca, beleşten
elde ettiği millet temsilciliği ile büyük şehir belediye başkanlığını karıştırmasın.
Bu onun kadar ucuz değil
Sen şimdiye değin yaptığın hizmetler manzumesinden
söz et ki inandırıcı olasın.
Bu yazımı okuyanlardan
istirhamım bu zat- muhteremi anımsamaya çalışmalarnı rica edeceğim.