Bilinçli insan ne yaptığını ve niçin yaptığını, ne yapmak istediğini ve niçin yapmak istediğini bilen kişidir. Bunun olabilmesi için bilgi, muhakeme yani değerlendirebilme, adil olma gibi özelliklerin kişide bulunması lazım. Bu durumda olan kişilerin yaşadıkları toplumlarla bu kişilere saygı gösteren toplumlar her zaman hak ettikleri kimliği kazanmışlardır. Bunların meydanlardan çekilmesine ise asırlar olmuştur!
Arap Baharı denilen harekete hiç umut bağlamadım ve güvenmedim, gelişmeleri endişeyle takip ettim. Mısır da dâhil hepsinin arkasında Batı"yı ve Amerika"yı gördüm. Hâlâ da bu güçlerin oralarda ve bizim içimizde cirit attıkları kanaatindeyim. Ama bu son gelişmede Mısır"da durum farklı çıktı gibi. Yine de oyun içerisinde oyun olabilir! Ancak her zaman hesaplar tutacak diye bir şey yok! Dilerim bu sefer şer güçlerinin hesapları, "Keser döner sap döner, bir gün hesap döner!" deyişine uygun düşer de tutmaz inşallah.
Mısır"daki hâlihazır görüntü yılların birikimi, kömür sabır ve sebatla elmas olmuş! Mısır halkı şu anda ne yaptığını ve niçin yaptığını biliyor görünüşe göre. Amerika Tahrir Meydanı"nı sahneledi, sonra da onayladı ama gelişmeler istediği gibi sürmedi, bu yüzden de gelinen durumu içine sindiremedi! Şu kadar zaman geçtiği halde "darbe" sözcüğünü kullanmıyorlar, sadece gelişmeleri takip ettiklerini söylemekle yetiniyorlar. Çünkü darbe kendilerinin eseri. Dünyadan utanmıyorlar da! Gerçi artık her şey alenileşiyor, adamlar dünya devleti olduklarını gösterme ve kabul ettirme çabasındalar. Böyle olunca da o zihniyet, yaptıklarını ve yaptırdıklarını meşru hak olarak görüyor!
Mısır meydanlarında şu anda üç durum görülüyor; birincisi Mısır halkı bilinçli, ne istediğini biliyor, şiddete başvurmadan sadece meşru zeminde hak arıyor. İkincisi darbe yapanlar bazen çıldırıp ateş açıyor, halkını öldürüyorlar ama eskilere göre daha sakinler. Ya yaptıklarından kendileri de utanıyorlar, bunun için böyle davranıyorlar, ya da kendilerini böyle kabul ettirmeye çalışıyorlar yahut da işin iç savaşa dönüşüp kendilerinin zarar görmelerinden, tamamen yok olmalarından korkuyorlar veya Amerika kötü adam imajı vermek istemediğinden böyle davranılması talimatını veriyor. Üçüncüsü Müslümanlar, hiçbir yerde ve hiçbir zaman şiddete başvurmamış olduklarını, buna karşılık basın başta olmak üzere bütün egemen güçlerin bu gerçeği gizleyerek etrafa İslam korkusu saldıkları bu meydandan dünyaya gösteriliyor.
Yakın tarihte Mısır halkının yaptığına benzer bir görüntüye dünya şahit olmadı. Şu anda çok medeni ve onurlu bir mücadele veriliyor doğrusu. Neticesi hayır olur inşallah.
İnsanlık âlemi gerçekleri artık görmek zorunda, hem kişisel iyilikleri için hem de kendilerinden başkaları için. Sömürü düzenlerinin sonucunu herkes görmeli ki kendi onurunu korumayı da bilebilsinler.
Oldum olası entrikacıları hiç sevmem, hele de Müslüman olduğu halde entrikacı olanları! Bu, içeride de dışarıda da böyle. Şu hale bakalım; Mısır"ın içinde bulunduğu durum ve Müslümanların geneldeki durumu her şeyi anlatıyor aslında.
Allah hepimize şuur versin ne diyelim.
