Dini yönden özel önemi olan geceler vardır ki bunlara
mübarek geceler denir. Bu kelime "Leyle Mübareke" şeklinde tekil şekliyle
Kur"an-ı Kerim"de de geçer. (Duhân 44/3) Mübarek geceler denince ülkemizde
"Kandiller" veya "Kandil Geceleri, tabir edilen (takvimdeki sırasına göre)
"Regaib, Mirac, Berat ve Kadir Geceleri kastedilir. Bunların yanı sıra her
haftanın cuma ve pazartesine bağlayan geceleri ile mevlid gecesi, ramazan
bayramı ve kurban bayramı geceleri, Muharrem ayının ilk gecesi ve Aşûrâ gecesi
gibi geceler de bu kapsamda kabul edilir. Bunların bir kısmının özel önemi haiz
olduğuna dair ayet ve hadisler bulunmakla birlikte, bazılarına bu niteliğin
verilmesi dolaylı bir yorumla olmuş, bazıları hakkında ise bir çok mevzû
(uydurma) hadis nakledilerek konu asli mecrasının dışına taşırılmıştır.
Berât kelimesi, aklanma, temiz ve suçsuz çıkmak anlamında
kullanılır. Kameri aylardan olan Şaban"ın on beşinci gecesi de tevbe ve
istiğfarlarla günahlardan temizlenme ve arınma gecesi olduğu için bu geceye
Berât gecesi anlamında "Leyle-i Berât" denmiştir. Duhan suresinde sözü edilen
(44/3-5) "Mübarek gecenin Kadir Gecesi ile beraber ˝Berât Gecesi de˝ olduğu
görüşü seleften beri nakledile gelmiştir.
Bu gecenin manevi değerine binâen, namaz, Kur"an-ı Kerim
tilaveti, zikir, tespih ve istiğfarla geçirilmesi, bu gece vesilesiyle
muhtaçlara yardım ve benzeri hayırlı amellere özel bir önem verilmesi
müstehabtır.
Hz. Peygamber (s.a.v) bu gece ile ilgili olarak şöyle
buyurmuşlardır; "Allah Teâla -rahmetiyle- Şaban ayının onbeşinci gecesi dünya
semasında tecelli eder ve Kelb kabilesi koyunlarının kılları sayısından daha
fazla kişiyi bağışlar." (Tirmizi, İbn Mace)
"Şaban ayının ortasında gece ibadet ediniz, gündüz oruç
tutunuz. Allah Teâlâ gece güneşin batmasıyla dünya semasında tecelli eder ve
tan yeri ağarana kadar "Yok mu benden af dileyen onu affedeyim. Yok mu benden
rızık isteyen, ona rızık vereyim, yok mu bir musibete uğrayan ona afiyet
vereyim. Yok mu şöyle yok mu böyle
der. (İbni Mace)
Hz. Aişe (r.a) şöyle anlatır: Peygamberimiz (s.a.v) bir gece kalktı, namaz
kıldı, namazda secdeyi çok uzattı ve secde de şöyle dua ettiğini duydum.
"Allah"ım azabından affına, gadabından rızana sığınıyor, senden yine sana
iltica ediyorum. Şanın yücedir. Sana yaptığım senayı, senin kendine yaptığın
senaya denk bulmuyorum. Sana gereği gibi hamdetmekten acizim." Başını secdeden
kaldırıp namazı bitirince: -Bu gece hangi gecedir biliyor musun? Buyurdu. Ben
Allah ve rasulu daha iyi bilir dedim. Peygamberimiz: -Bu gece şaban ayının on
beşinci gecesidir. Yüce Allah, bu gecede kullarına -Rahmetiyle- tecelli ederek af dileyenleri
bağışlar, merhamet isteyenlere merhamet eder, içini kin bürümüş olanları ise
kendi hallerine bırakır" buyurdu. (Et-Terğib ve"t-Terhib)
"Ey Muhammed! Kullarıma benim adıma şunu söyle:
"Ey kendi aleyhine haddi aşmış kullarım! Allah"ın Rahmetinden ümidinizi
kesmeyin. Şüphesiz ki Allah, bütün günahları bağışlar. Muhakkak ki O
"Gafur"dur, Rahim"dir" çok affeden ve çok Merhamet edendir." (Zümer 53) Diğer
ayetler için bak:(Bakara:160,163,186;
Ali İmran:27,30; Şüra:25,26; Necm: 32; Tahrim:8) "Kendisine ibadet
etmeleri ve Şirk koşmamaları halinde, kulların Allah (c.c), üzerindeki hakkı,
onların günahlarını bağışlamak ve onlara azab etmemektir." (Müsned; İbni Mace)
"Allah (c.c), kullarından ancak ileri derecede azgın olan, kendisine isyan
etmekte olabildiğine direten ve de "La ilahe illallah" demekten kaçınan
kullarını azablandıracaktır." (İbni Mace) "Allah (c.c) dan, kendilerini
bağışlamasını ümit edenlerin bağışlanması gerekli olur. (Mişkâtü"l-Mesâbih) "Allah (c.c) (Kulluk sınırlarından taşan)
vefasızlıkları ve (aşan) günahları da affeder."
(Mecmeu"z- Zevâid)
Gönüllerimizi ve çevrelerimizi aydınlatan kandil gecelerinin
mana ve önemini herkese ve çocuklarımıza öğretelim. Bu mübarek gecelerin
karşılıklı saygı ve sevgilerin kuvvetlenip gelişmesine birer vesile, birlik
beraberliğimizin teşekkülünde de mühim âmiller olduğunu unutmayalım.
Bu kandil gecelerini hakkıyla idrak edip gereği şekilde değerlendirelim.