Kahramanmaraş dışında
yaşayanlar için açıklama yapmalıyım ki bu zat-ı muhteremin adı İmam. İşi
sütçülük. Berber Arif, dondurmacı Sait gibi
Bu yüzden biline ki o
anlaşılan manada `İmam`lıkla uzaktan yakından ilgisi yok. O literatüre geçmiş,
Maraş`ı Kahramanmaraş yapmış bir halk kahramanıdır.
25 yıldır bu şehirde gazeteci
olarak 12 Şubat kurtuluş bayramlarına katılırım. Hiçbir bayramda ne şeref
tribününde ne de o bayramın birinde arabaya bindirilip halkı selamlayan Sütçü
İmam`ın sülalesinden kimseyi gördüm.
Bayramın ev sahibi belediye onları düşünmemişken, Sütçü İmam`ın geçtiğimiz yıl Kurtuluş Bayramı haftasında son kızı Duran Nine öldüğünde cenazesinde bir avuç mahallelisinin dışında kimse yokken, son yıllarda 12 Şubat Çete Bayramı meydanlardan sahnelere taşınıp bu şehirde Sütçü İmam`ı, Rıdvan Hoca`yı, Senem Ayşe`yi, Abdal Halil Ağa`yı canlandıracak insan yokmuş gibi milyonlar harcayıp Yeşilçam artistlerini getirerek danslarla, davulla zurnayla bayram kutlayanlara karşı `Hop arkadaş` dememişken,
Belediye Başkanımız sayın
Mustafa Poyraz`ın üç resmi bile Ulu Caminin kapısının önünde günlerce asılı
dururken, Sütçü İmam`ın sadece bayramdan bayrama, iki resmi iki saatliğine
meydana asılmasını içimize sindirirken, Sütçü İmam`ın adını bir böceğe vererek
sahiplenmek hiç doğru değil arkadaş.
Sütçü İmam Üniversitesi`ndeki
bilim insanının bulduğu yeni bir canlı türüne Sütçü İmam adını vermesi o
kahramana hakaret olsun diye değil.
O böceğe o ad Sütçü İmam`ın
şahsı göz önüne alınarak değil onun adını taşıyan üniversitenin adı duyulsun
diye verildiğine eminim. Yoksa o halk kahramanına kimse hakaret etme cüret ve
cesaretini gösteremez.
Sütçü İmam`ı, Sütçü İmam`ın o
ruhunu işimize geldikçe değil de her zaman sahiplenmemiz gerekir.
Daha dün Sütçü İmam
Üniversitesi`nin Rektörü Sayın (Prof. Dr. Fatih Mehmet) Karaaslan`ın bu
üniversiteyi kurup, bugünlere taşıyan geçmiş rektörlerimiz rahmetli Osman
Tekinel ve Allah uzun ömürler versin Nafi Baytorun hocamızın adlarını taşıyan
konferans salonlarının adını değiştirdiğinde;
`Dur bakalım Hoca. Sütçü İmam
işi bittiğinde arkadaşını, tanıyıp tanımadığı er kişiyi çöpe atacak kadar
vefasız karakterli değildi. Biz de onun torunlarıyız. Onun adını taşıyan bir
bilim yuvasında böyle bir vefasızlık yapılmamalı` dememiz yerine, rektöre
destek veren bazı sivil toplum örgütlerine ne denilmesi gerekir onun takdiri de
sizin.
Ha unutmadan, sahi ya 25
Kasım`da neredeydiniz?
Sütçü İmam`ın ölümünün 90`ıncı
yıl dönümünde
SIRRIBERK ARSLAN
(Sabah Gazetesi"nin 14 Aralık 2012 tarihli Güney
ekinden alınmıştır.)
