"Banane"

Kimin kanını taşıdığımızı, kimlerden neleri nasıl miras aldığımızı, ne şartlar da bu mirasların bize kaldığını, unutuyoruz. Sözde bir dizi olan ‘"şahane yüzyıl"", bu dizi sadece kendimize yaptığımız bir hakaretten ibaret değildir. Kendi içimiz de ki bizden olan ‘"bizsizler""in intikamıdır. Bizim içimizde ki bize düşman, geçmişten intikam duyguları besleyen, ‘"bizsizler"" bugün atalarının intikamını almaktadırlar. Bizsizler kim mi? Macar, Rum, Ermeni, Sırp ve Osmanlı içinde yaşamış diğer beyaz Türkler…  Bu milletlerin hepsinde de kuyruk acısı bulunmaktadır. Bulgarlar balkan savaşında Edirne"ye kadar Osmanlı askerlerini geri çekilmek zorunda bıraktıklarında, geride kalan Müslüman ahaliye katliam politikası uygulamış, öldürmediklerini ise Bulgarlaştırmışlardır. Ve o günlerin büyük Bulgar generali şu çarpıcı sözleri dilinden dökmüştür; ‘"eğer Osmanlı zamanında bu toprakları aldığında benim babamı ve annemi öldürmüş olsaydı bugün ben olmazdım ve intikamımızı alamazdım, oysa şimdi ben Osmanlı milletinden kim olsa öldürerek intikam alacak bir nesil bırakmayacağım"".

Bunca handigaplar içinde, bir dizinin bizi nasılda sinirlendirdiğine baksanıza…  Güzele çirkin demek, güzelin sahibine ağır gelir, bunca büyük bir medeniyeti böylesi basite indirgemek, geçmişe küfür değil midir? Ne güzel söylemiş üstad yazar, Mehmet Akif Ersoy;

Zulmü alkışlayamam, zâlimi aslâ sevemem;

Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem

Biri ecdâdıma saldırdı mı, hattâ boğarım…

-Boğamazsın ki !

-Hiç olmazsa yanımdan koğarım.

Üç buçuk soysuzun ardında zağarlık yapamam;

Hele hak nâmına haksızlığa ölsem tapamam.

Doğduğumdan beridir âşıkım istiklâle,

Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lâle

 

Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum?

Kesilir, belki, fakat çekmeye gelmez boyunum.

Kanayan bir yara gördüm mü yanar tâ ciğerim,

Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim.

Adam aldırma da geç git, diyemem, aldırırım.

Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım.

Zâlimin hasmıyım amma severim mazlûmu…

İrticâın şu sizin lehçede ma"nâsı bu mu?… "   

 Bizim bizden başka dostumuz yok; bunu yeni nesil bir anlasaydı artık. İllaki canımızın yanması mı gerekiyor. Özenilen İngiliz milleti Filistin cephesinde on binlerce esir Osmanlı askerini, aslanını hunharca öldürdü. Fransızlar daha 80 yıl önce topraklarımızı işgal etti. Almanlar yolladıkları generallerle Osmanlının askeri kanadının kırılmasını sağladı, askerleri göz göre göre ölüme yolladı. Bunca acı tecrübe sonrası, tarihimizi gençlerimize öğretmemenin acı faturasını yaşayacağımız aşina…

Oysa atalarımız ister Selçuklu olsun ister Osmanlı olsun, tarihte hiçbir zaman katliam yapmamış ve mazlumun hep yanında olmuştur. Övüneceğimiz tarihimize sahip çıkalım. Bizim padişahlarımız ömrünü at sırtında geçirmişler, iyi incelerseniz tarihi bu gerçeği görürsünüz. İsteselerdi sarayda fındık kırıp, keyif yaparlardı… Ama hiçbir Osmanlı Padişahı dünya zevk ve keyfine aldanmamış, gaye olarak Allah yolunu seçmiştir. Bu yüzdendir ki bu millete Rabbim büyük devletler ve şanlı bir geçmiş nasip etmiştir.

Bizim halimizi anlatan bir kıssa ile yazımı bitiriyorum.

Şeyh Yahya  efendi, Kanuni Sultan Süleyman"ın süt ağabeyidir. Allah dostlarından  bir alim zattır. Kanuni Sultan Süleyman ona ve düşüncelerine çok değer verir. Bir gün devletin ne kadar yaşayıp-yaşayamayacağı konusunda Şeyh Yahya efendi"ye mektup yazar. Mektubun cevabında; Şeyh Yahya efendi, sadece tek cümle "Bana ne!" diye cevap verir. Kanuni bu cevaba çok canı sıkılmış olmasına rağmen, yine de terslenmez ve bir mektup daha yazar. Sizin "–Bana ne-cevabınızın bir hikmeti olmalı."der. Gelelim Şeyh Yahya Efendi"nin cevabına, Şeyh Yahya efendi: Toplumda insanlar yanlışlıklar karşısında "Bana ne" demeye başladıklarında devletiniz de yıkılmaya başlar.Neme lazımcılık, boş vermişlik, toplum hayatına yerleşmeye başladığında artık, toplumun bir kısım değerlerinin ortadan kalkmaya başladığı, aksayan-yapılmayan işlerin sahibinin bulunmadığı zaman devletin de yıkılması mukadder olur." Diyor. 

Türkiye devletinde bu söz sakızdan çok kullanılıyor ‘"banane"". Varın gerisini siz düşünün…


ALİ EYTEMİŞ

7.12.2012 00:00:00


Kahramanmaraş’lı Minik Dâhiden Dünya Birinciliği

Afşin ve Göksun’da Miniklere Özel Tiyatro Gösterisi

Kır Ailesinin Acı Günü

Kasım’da Dermankart’lı Ailelere 23 Milyonu Aşan Destek Ödemesi Yapıldı

KSÜ Kampüs Kablosuz Ağ Altyapısı Genişletildi

Goalball’da Gümüş Zafer

Ampute Futbol Türkiye Kupası Finali Kahramanmaraş’ta!

Göreve atanmasının 113. gününde, 113 partiliyle birlikte Ankara’ya ziyaret

Kahramanmaraş’ın talepleri tek tek Ankara gündeminde

TYB Kahramanmaraş Şubesi tarafından “Batılılaşma İhaneti’ni Yeniden Okumak” Programı Düzenledi

Kahramanmaraş’ın ilk elektrikli otobüslerinin sevkiyatı başladı

İş İnsanı Mesut Şahinkanat’a Anlamlı Plaket

Büyükşehir, Melek’in En Büyük Hayalini Gerçekleştirdi

Milli Savunma Bakanlığı, Onikişubat Belediyesi’nin dünyanın en büyük Türk Bayrağı’nı uzaydan görüntüledi

Onikişubat Belediyesi’nin Kahramanlık Türküleriyle Cumhuriyet Konseri’ne yoğun ilgi

Cumhuriyet Yürüyüşü’nde Kahramanmaraş Tek Yürek Oldu

Gül’den 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Mesajı