Mevlid?in Hatırlattıkları

Bir Mevlid Kandil?ini daha idrak ettik. Peygamber-i Zişan Efendimizin (S.A) dünyayı şereflendirişinin 1441. yıl dönümü. Alemlere rahmet için gönderilen  Peygamberimiz?in (S.A) kutlu  doğumunu en güzel  anlatan Visalet?ün Necat (Mevlid)özel günlerimizde, kendine özgü tegannisi  ile  dinliyor, her defasında aynı heyecanı duyuyoruz. Ne mutlu Süleyman Çelebi?ye ki böyle bir manzumeyi Cenab-ı Allah kendisine ilham etmiş. Her mısraı ya bir ayet meali ya da bir hadise tekabül ediyor. Onu koruyan Allah, Ehl-i Şia?nın bütün olumsuz söylemlerine, rağmen, bizdeki muhabbetinden sevgisinden bir nebze bile koparamamıştır. Zaten manzumenin kaleme alınış nedeni, Ehl-i Şia?nın  bir din adamının Bursa?da  sinsice, her yatsı namazlarından  sonra  okumayı adet edindiğimiz (Amerrasülü) ayet-i  celilesinin  maksatlı yorumlanmasına, muhalefet olarak kaleme alınmıştır. Dünya durdukça, Müslüman Türklük var olduğu sürece,  Mevlid okunacak ve teganni edilecektir. Onun manevi iklimimizin en güzel örneklerinden biri olmaktan başka, türleri içerisinde Türk Dili?nin, Türk Edebiyatı?nın şahaserlerindendir. Her Mevlid gecesinde Mescid-i Nebevi? de O?nun huzurunda gibi kendimizi hissederek, Cenab-ı Allah?ın buyurduğu;??Biz seni bütün insanlara ancak müjdeleyici uyarıcı olarak gönderdik; fakat insanların çoğu bunu bilmezler.?? Müjdesine mazhar olmayı Cenab-ı Allah?tan niyaz ettik.

Bu kandiller vesilesiyle yayınlanan mesajlar, kutlamalar toplumumuzda köklü gelenek haline geldi. Kentimizin muhtelif yerlerinde Belediye Başkanımız sayın Mustafa Poyraz?ın Mevlid Kandilini kutlamaya yönelik, bez afişlerde mesajlarını gördük. Bu kutlamayı hiçbir beis görmeden yapıyor. Kutlamak da gerekir. Asıl kutlanacak olansa, bu manevi iklimi yaratanlardır. Zafer kazanılınca, kendine paye çıkarmak çok kolay olur

Sene 1976, Kahramanmaraş?ta, Mevlid Kandili?nin manevi havası her yere hakim? İnsanlar sevinç ve mutluluk içinde. O,tarihte Kahramanmaraş Ortaokulu müdürlüğü görevini sürdürüyorum. Öğrencilerimiz Kahramanmaraş?ın mütedeyyin Müslüman ailelerinin çocukları. Bahçede, koridorlarda bana rastladıkları mekânlarda Mevlid Kandili?mi kutluyorlar. Ben de bireysel mukabelede bulunuyorum. Neden bir toplu tebrikleşme olmasın? Diye düşünüyorum. Bir iç muhasebe yaparak, topluca tebrikleşmek gereğine inandım. Okulumun ilmiyle amil, din ve ahlak kültürü dersleri öğretmeni ve müdür yardımcısı Akif Ağır?ı çağırarak giriş ve çıkışlardaki tören alnında çocuklarımızın Mevlid Kandillerini kutlayacağımı kendisinin de mana ve mahiyet olarak Mevlid Kandiline ilişkin bir konuşma yapmasını istedim. Dediğim gibi de yaptım. Sair zamanlardaki kutlamalarda ??sağol?? diye mukabele eden çocuklarımın sesi her zamankinden daha gür ve coşkulu çıktı. Akif Ağır da  konuşmasını yaptı.Bu tavrımız  taktirle  karşılandı.Velilerimiz  minnet duygularını belirttiler.

O dönem Milli Eğitim Bakanımız Ali Naili Erdem?di Kırk yılı aşkın meslek hayatımda

Onun kadar basiretli, bir Milli Eğitim Bakanı görmedim. Süssüz, mütevazı, ne yaptığını bilen, Türk-İslam sentezini özümlemiş, dürüst bir devlet adamı?1975?1977 dönemlerinde O?nun yaptıklarını unutmak mümkün değil.

 ??Su uyur düşman uyumaz.??Aradan onca geçen zamana rağmen, meğer içimizde bu konumumuzu, bu toplumsal, sosyal gerçeği özümleyemeyen meslektaşlarımız bunu günah defterlerinin bir tarafına kaydetmiş. Sene 1978?1979 öğretim yılı, Milli Eğitim Bakanı Mustafa Necdet Uğur dönemi. Eli çantalı iki muhakkik kapıma dayandı. Suçum: öğrencilerimin Mevlid Kandillerini kutlayarak laikliğe aykırı hareket etmişim. Savunmam isteniyor. Savunmamızı yaptık. Dilimizin döndüğünce bu hareketimin laikliğe aykırı bir tarafının olmadığını, bunun neresinde devlet düzenini teokratik esaslarla yönetmenin vurgulandığının izahını istedim. Ben laisizmi felsefi inanç ve din özgürlüğü olarak anladığımı ifade etsem de olay; kurtla kuzu hikâyesinde olduğu gibi... İlla ki bir yafta vurulup harcanacağız. Ben de yasal mücadeleye girdim. İlk etapta muhakkikleri; yanlı, taraflı, şartlanmış olacakları için reddettim. Yeniden muhakkikler geldi. Bu mücadelemde ben egemen oldum. Yıllar akıp geçti, bakın 36 yıl olmuş. O günlerde bu kabil tuzaklar peşinde olanları; hacda, umrede, camide görünce şaşa kalıyorum. Artık söylenecek söz kalmamış. Her şeyin Allah?ın takdirinde tecelli ettiğine bütün kalbimizle iman ediyoruz. Deme ki o insanların da hidayete ermesi için yılları geçmesi gerekiyormuş. Ne mutlu onlara ki emr-i hak tecelli etmeden nedamet duyup hidayete ermiş olmalarıdır.

Bu vesileyle, tüm Yorum Gazetesi camiasının ve okurlarının Mevlid Kandillerini kutlarım.

 


Oğuz Paköz

5.02.2012 11:13:16


Kahramanmaraş’lı Minik Dâhiden Dünya Birinciliği

Afşin ve Göksun’da Miniklere Özel Tiyatro Gösterisi

Kır Ailesinin Acı Günü

Kasım’da Dermankart’lı Ailelere 23 Milyonu Aşan Destek Ödemesi Yapıldı

KSÜ Kampüs Kablosuz Ağ Altyapısı Genişletildi

Goalball’da Gümüş Zafer

Ampute Futbol Türkiye Kupası Finali Kahramanmaraş’ta!

Göreve atanmasının 113. gününde, 113 partiliyle birlikte Ankara’ya ziyaret

Kahramanmaraş’ın talepleri tek tek Ankara gündeminde

TYB Kahramanmaraş Şubesi tarafından “Batılılaşma İhaneti’ni Yeniden Okumak” Programı Düzenledi

Kahramanmaraş’ın ilk elektrikli otobüslerinin sevkiyatı başladı

İş İnsanı Mesut Şahinkanat’a Anlamlı Plaket

Büyükşehir, Melek’in En Büyük Hayalini Gerçekleştirdi

Milli Savunma Bakanlığı, Onikişubat Belediyesi’nin dünyanın en büyük Türk Bayrağı’nı uzaydan görüntüledi

Onikişubat Belediyesi’nin Kahramanlık Türküleriyle Cumhuriyet Konseri’ne yoğun ilgi

Cumhuriyet Yürüyüşü’nde Kahramanmaraş Tek Yürek Oldu

Gül’den 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Mesajı