Ünal 'Çünkü 13 yıldan beri Türkiye'de muhalefetin ısrarla dile getirdiği söylem biçimi vardı. Şimdi seçmen muhalefete aslında bir sorumluluk yükledi. Yani 13 yılın sonunda seçmenin hiçbir siyasi partiye iktidar olabilecek milletvekili sayısını vermemesi aslında sorumluluğu diğer siyasi partilere de dağıtması anlamına geliyor. Sorumlu siyasetten yana olan sorumlu bir dil kullanan, Türkiye'nin önceliklerini, Türkiye'nin hedeflerini, dikkatli bir siyaset diline dönüştüren siyasi parti bu anlamda kazanan olacak.'' İfadelerini kullandı.
AK PARTİYE SEÇMEN MESAJ VERDİ
Seçmenin Ak Parti'ye mesaj verdiğini dile getiren Mahir Ünal, 'Bir dur soluklan ve bir muhasebe yap 13 yılın sonunda bu mesajı da aslında verdi''
Bu çerçevede bakıldığında 25'nci dönemin bir hükümet kurma süreci ile başlayacağını dile getiren AKPartli Ünal 'Yani seçimden hemen sonra 7 Haziran gecesinden başlayarak siyasi partilerin kullandıkları dil, durdukları pozisyon aslında siyasetin bundan sonraki şeklini belirleyecek. Siyasi partilere baktığımızda MHP ilk geceden kapıları kapattı. HDP ile koalisyon yapsınlar CHP'de onlara yakın duruyor onu da alsınlar açıklamaları yaptı. CHP ilk günlerde daha sağduyulu yaklaşsada daha sonra Kemal Kılıçdaroğlu'nun blok açıklaması yüzde 54'ün bir CHP, HDP ve MHP'nin oylarının toplamı için kullandığı ifadeyi Devlet Bahçeli bir nevi başka bir algıya dönüştürdü. Böyle birşey yok boş konuşmasın dedi Kılıçdaroğlu için, şimdi burada hangi partinin nasıl bir dil kullandığı ve nasıl bir disiplin içerisinde olacağı çok önemli. Gurup disiplini açısından bakarsak, tecrübe olarak bakarsak burada en önemli yer AK Parti, 13 yıl içerisinde Türkiye'nin vizyonuna, geleceğine dönük bir çaba içerisindeydi. Biz bu süreçte kazanımları korumak adına her türlü sorumluluğu aldık. TBMM'nin bir takvimi olacak ve YSK kesin sonuçlarını açıklayacak ve 5 gün sonra meclis toplanacak. Geçici divan kurulu oluşacak sonraki süreç sizinde bildiğiniz bir süreç. 'diye konuştu.
SİYASETÇİ KONUŞTUĞU KADAR VARDIR
Siyaset üzerine de soruları yanıtlayan Mahir Ünal, siyasetçinin konuştuğu sürece var olduğuna dikkat çekti. Siyasetin aslında gündemde olabilmek ve dil üretebilmek olduğunu dile getiren Ünal 'Siyasi partiler doğal olarak hergün konuşurlar. Siyasetçi konuştuğu kadar var olan kişidir. Benim HDP ile ilgili gözlemim var aslında seçimden önceki Selahattin Demirtaş ve seçimden sonraki Demirtaş, işte emanet oyların farkındayız diyordu. Silahların bırakılmasının kararını Öcalan verecektir diyen bir Demirtaş vardı dikkatinizi çektimi bilmiyorum Selahattin Demirtaş son 5 gündür ortada gözükmüyor.
Selahattin Demirtaş adeta sahneden çekildi ve Kandil konuşmaya başladı. MHP'nin açıklamalarına gelince aslında kendi durumuna ve pozisyonuna uygun açıklamalar. Yani MHP için birçok şey söyleyebiliriz ama kendi siyasi çizgisinde tutarlı olmuş ve siyasi söyleminde tutarlı olmuş bir pozisyon almıştır. 'dedi.
MHP KOALİSYONA ZORLANIYOR
MHP'yi birilerinin CHP ve HDP ile koalisyona doğru ittiğini söyleyen Mahir Ünal şöyle devam etti: 'Birilerinin MHP'yi koalisyona doğru itildiğinin farkındalar aslında rovanşis düşünce ile CHP, MHP ve HDP ittifakının oluşturulduğu bir operasyon ittifakı çabası aslında çok net bir şekilde oluşturulduğu görülüyor. Yani bu ittifak üzerinden sanki AK Parti hükümete mecburmuş medya okur yazarlığı yaptığınız zaman medyanın dilini okuduğunuz zaman özellikle aldıkları pozisyona ve verdikleri mesaja baktığınız da şöyle bir algıda oluşturulmaya çalışılıyor. Sanki AK Parti iktidar ortağı olmak zorunda olmazsa eğer AK Parti'nin 13 yıl içerisinde bir takım açıkları var ve bunlar ortaya çıkartılacak. Dolayısıyla bir devri sabık yaratılacak. Bizim açımızdan böyle birşey söz konusu değil, meseleye şöyle bakmıyoruz. AK Parti mutlaka iktidar ortağı olmalıdır diye bakmıyoruz. Türkiye'nin 13 yıllık bir başarısı var, bir vizyonu çalışması var. Koalisyona bakarken biz bu açıdan bakıyoruz ama baktığınız zaman birileri CHP, MHP, HDP ortaklığını topluma enjekte etmeye çalışıyor. Buda tabi olur yada olmaz şu olsun şu olmasın diye bakmıyoruz. Dürüst bir şekilde değiştirebileceğimiz ve değiştiremeyeceğimiz şeyleri ortaya koyarak konuşuyoruz. 7 Haziran'dan itibaren hemen toplantı yaptık. Daha sonra sayın Başbakan balkon konuşması yaptı. Bütün kurullarımızı çalıştırarak istişareler yaptık. Bu toplantılar ne zaman ortaya çıkacak işte bu görüşmeler başladığında ortaya çıkacak. CHP ilede MHP ilede yapılacak ortaklıkların getireceği tehditler ve fırsatlar söz konusu.'' (İDRİS OKUR)
