Daha önce birçok meslekteki kişileri ücretsiz taşıdıklarını kaydeden Halk Otobüsleri Başkanı Kadir Avşar, engelliler ve 65 yaş ve üzeri yaşlıların da buna dâhil edilmesiyle yüklerinin arttığını öne sürdü. Hükümetten bu duruma bir çözüm beklediklerini aktaran Avşar, en azından vergi ve mazot indirimi yapılabileceğini söyledi.
Yaşlılardan birçoğunun ekmek, domates gibi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla markete giderken de ücretsiz olduğu için otobüslere bindiğini savunan Başkan Avşar ve şoförler yaşanan bu olayların hem kendilerini hem de müşterilerini zor durumda bıraktığını belirtti.
Mehmet Kelle isimli halk otobüsü şoförü yaşlıların duraktan durağa bindiğini ileri sürerek bazılarının çok kısa mesafeye gidiyoruz bunun için de mi kimlik gösterelim diyerek tepki gösterdiğini iddia etti.
"BİNİYORLAR SANKİ KIRA GİDER GİBİ GEZİYORLAR, DOLANIYORLAR"
Ücretsiz taşıma karşılığında halk otobüslerine vergi ve mazot indirimi yapılması gerektiğini kaydeden Kahramanmaraş Halk Otobüsçüleri Dernek Başkanı Avşar şunları dile getirdi: "Bizim bu engelliler ve 65 yaş üzeri çıkmadan zaten dokuz kalem bedavacımız vardı. Polisler, zabıtalar, postacılar, şehitler, dul ve yetimler, basın, bunun haricinde de bunlar da gelince engelli ve engelli refakatçileri var. 65 yaş var, 65 yaş haddinden fazla, bu gün takriben Kahramanmaraş'ta 50-60 bin civarında olduğu söyleniyor. Biniyorlar sanki kıra gider gibi geziyorlar, dolanıyorlar, iniyorlar bir daha biniyorlar. Cuma namazına gidiyorlar, ekmek almaya gidiyorlar, domates almaya gidiyorlar. Velhasıl adamlar bedava diye gelişigüzel biniyorlar. Bunların birinci olarak hükümet tarafından gündeme alınması, sübvansiyon yapılması, ikinci olarak belediyeye emir verilip belediyenin sübvansiyon yapmasını bekliyoruz. Vatandaş sanıyor ki belediye veya hükümet bunlara para veriyor, mazot parası veriyor, biz de rahat rahat bineriz, öyle bir şey yok. Bir kuruş kimse yardım etmiyor, hepsi esnafın kendi cebinden gidiyor. Ne mazot indirimi var, ne vergi indirimi var, hiçbir şey yok."
"ARABAMDA 55 KİŞİ VAR, BUNLARIN 25'İ ÜCRETSİZ FAYDALANIYOR"
Halk otobüsü şoförlüğü yapan Mehmet Kelle artık bıktıklarını en azından bir indirim yapılması gerektiğini belirterek şunları konuştu: "Adam ekmek almaya giderken otobüse biniyor. Canı sıkılıyor evde vakit geçiremiyor, otobüse biniyor geziyor. Örnek vereyim duraktan durağa biniyorlar. Muavin ücret istiyor, kimliğim var, şuradan şuraya biniyoruz bir de kimlik mi göstereyim diyorlar. İhtiyaçlarını karşılamak için binseler amenna. İnsanı bezdirmekten başka bir amaçları yok. Bir sefere çıkmamızda binenlerin sayısı 25'i buluyor. Akşam saatleri tam benim yolcu alacağım saat. Arabamda 55 kişi var, bunların 25'i ücretsiz faydalanıyor. Bunun yanı sıra bize herhangi bir indirim yapsalar iyi olacak. Ama herhangi bir indirim söz konusu değil. Yetkililerden istediğimiz bunlar kısıtlansın. Kişi başına günlük 2 binime düşsün. Mesai başlangıçlarında ve mesai bitimlerinde binemesinler. Mesai bitimi tam ben yolcu alacağım saat. Ben A'dan Z'ye hakkımı helal etmiyorum. Bu kanunu çıkartana da, imzalayana da onaylayana da uygulatana da hakkımı helal etmiyorum."
"AKŞAMA KADAR PSİKOLOJİMİZ BOZULUYOR"
Şoförlerin yaşadıkları sorunun içinden artık çıkamaz hale geldiğini ileri süren Mustafa Akdağ şöyle konuştu: "Hükümetimiz bedava bindirecek ise 65 üstü yolcuları yeşil karta tabi olan vatandaşlara başımız gözümüz üstünde yeri var. Ama adam 65 yaşında benim servetine gücüm yetmez. Ben mazot parası çıkartamaz iken vatandaş benim arabama bedava biniyor. Akşama kadar psikolojimiz bozuluyor. Vatandaş mazot parası çıkartamaz iken trilyonluk 65 yaş üstü vatandaş arabalarımıza bedava biniyor. Ben bu işe başlayalı 15 yıl oldu. Böyle bir sıkıntı geçirdiğimizi hatırlamıyorum. En az zarar eden 50 bin zarar etti. Şu an araba kredilerini ödemeyenler var, işin içinden çıkamıyor otobüsçüler.
"100 METREYE OĞLUM DİZİM AĞRIYOR, ŞURAYA KADAR GÖTÜR DİYENLER DE VAR"
Recep Kurt isimli Halk otobüsü şoförü ise yaşadıklarını şöyle anlattı: "65 yaş üstü otobüslere keyfi biniyorlar. Herhangi bir ödeme yapan yok. Biz ekmeği kaybettik. Taksitlerimiz aksıyor, çoluk çocuğumuza ekmek götüremiyoruz. Devlet bu yasayı çıkartmış ama şahsı mağdur etmeyecek. Herkes ödemesini, taksitlerini yolcu taşıyarak ve kazanarak yapıyor. Çoğunlukla otobüsçülerin bir geliri yok, tüm geçimlerini bundan sağlıyor. 100 metreye oğlum dizim ağrıyor, kusura bakma ama ben 65 yaş üstüyüm şuraya kadar götür diyenler de var. Hem belediyeye hem de devlete vergi veriyoruz, kazanmazsak vergilerimizi nerden vereceğiz. Belediyeden yapamıyorsanız bırakıp gidin diyorlar. Ben bırakıp gidince birileri yapmayacak mı? Sonunda o adam da mağdur olacak. Sen burada 65 yaş üstü insanları sevindirirken beni mağdur ediyorsun. Bana de ki verginden, mazotu indirimli vereceğim bana bir şeyler ver ki bende bu adamları taşırken zoruma gitmesin. İddia ediyorum ki şuan halk otobüsü şoförlerini psikiyatriye götürün yüzde 90'ının psikolojisi bozulmuş olarak çıkar. Benim ruh sağlığım bozuk, düşünmekten stresten, ödemelerden. Sonra ailelerimize yansıyor. Yetkililere sesleniyorum ya bize çare bulsunlar ya da 65 yaş üstünü bizim sırtımızdan alsınlar. Kendimi teselli etmeye çalışıyorum gün boyunca tırnak ucu kadar teselli bulamıyorum. İnşallah yetkililer duyar esnafın haline bir çare bulurlar. Başka bir sıkıntımız yok sadece 65 yaş üstü sıkıntımız var."
Simsarlık yapan Adem Çadır da şunları anlattı: "65'in binmesi zorumuza gitmiyor ama buradan binip Ulucami'de tekrar iniyor. Parasıyla binse hayatta binmez. Binmesi en doğal hakkı ama karşısındakini de düşünmesi lazım, şimdi eğer paralıya dönsün bir tane 65'li yolcu bulamazsın. Binerken düşünmesi lazım, bir durak için binmesi oradan ineceğim demesi sorun oluyor." (YILMAZ AHRAZ)
