Masum çevreciler tarafından
başlatılan olayların marjinal gruplar tarafından ülkenin huzuruna ve istikrarına
yönelik bir kaos ortamı oluşturmak için kullanıldığını savunan Erkoç, AK Parti
iktidarının olaylar karşısında dik durduğunu ifade etti. Olayların ülke içinden
ve dışarıdan bazı kesimler tarafından desteklendiği söylentilerine karşı ise
buradaki amacın dünya genelinde güçlü, demokratik, kalkınmış bir Türkiye'nin
istenmemesi olduğunu söyledi. Kahramanmaraş'ta gerçekleştirilen eylemlerin
halktan destek görmediğini ifade eden Erkoç, gösterilerin şehir dışından gelmiş
kişiler tarafından yapıldığını düşündüklerini söyledi. Daha önce Türkiye'de
benzer olayların meydana geldiğini ve son yıllarda bu gibi gösterilerle kabuk
bağlamış yaraların açılmaya çalışıldığını belirten Erkoç, ülkede etnik ve mezhepsel çatışmaların
çıkarılmaya çalışıldığına dikkat çekti.
2014 yerel seçimlerinde
Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı için AK Parti'den birçok
ismin geçmesinin her hangi bir olumsuzluk yaşanmasına sebep olmayacağını
söyleyen Erkoç, belirlenen kriterlere göre seçilen adayın AK Partiye gönül veren
herkes tarafından destekleneceğini belirtti. Erkoç, AK Parti olarak hiç kimseyi
dışlamadan, ötekileştirmeden, partiye oy versin vermesin herkese eşit muamele
edildiğini ve aynı şekilde hizmet götürüldüğünü ifade etti.
İSTANBUL GEZİ PARKINDA MEYDANA GELEN OLAYLAR HAKKINDA NELER SÖYLERSİNİZ?
M. Fatih Erkoç: Gezi olayları
çok talihsiz olaylar, başlangıçtaki bir grup masum vatandaşımız iyi niyetlerle
çevre duyarlılığı hassasiyetiyle başlatmış olabilir. Ama bu olayda
gözlemlediğimiz, başladığı andan itibaren marjinal gruplar tarafından, uluslar
arası güçler tarafından Türkiye'nin aleyhine kullanılır bir hale geldi.
Türkiye'nin ekonomik dengelerini, piyasalarını bozmaya yönelik, Türkiye'deki
istikrar ortamına sıkılan en büyük kurşun haline geldi. Olayın başladığı günde mahkemenin karar
vermesine, yürütmeyi durdurmasına rağmen olayları devam ettirmeleri ve terör
örgütlerinin, marjinal grupların maşası haline gelmeleri ve Türkiye'ye görünen
zarar 100 milyon TL. Yani piyasaların gördükleri diğer zarar hariç, buradaki
kırdıkları, döktükleriyle 100 milyon TL zarar verildi. Yani bunun adını artık
siz koyun, bu ülkeye zarar vermenin ne demek olduğunu, ne anlama geldiğini.
Kimler kendi ülkesine zarar verir, bunun tabirini milletimiz biliyor, bunlara
verilen ismi biliyor.
BAŞBAKANIMIZ MİLLETTEN ALDIĞI GÜÇLE HEP DİK DURDU
Tabi hükümetimizin çok kararlı
bir duruşu var, Başbakanımız milletten aldığı güçle hep dik durdu, durmaya
devam edecek. Sayın Cumhurbaşkanımız, Başbakan vekilimiz zeytin dalı uzatarak
iyi niyetlerini ortaya koydular ve Sayın Başbakan vekiliyle görüşüldü. Zaten
gezi parkıyla ilgili çalışmalar mahkeme kararıyla durmuştu. Ondan sonraki
süreçte sanki hükümete, Devlete savaş açar gibi, Türkiye'nin istikrarına savaş
açar bir tutum içerisine girdiler. Güvenlik güçlerimize karşı saldırdılar,
taşları söktüler taşlarla saldırdılar, esnafa zarar verdiler, arabaları
yaktılar. Hiçbir demokratik görüntü yoktu yani.
Sayın Başbakanımız yurt
dışından geldikten sonra bunlarla görüştü, açıklamalarda bulundu. Mahkeme ne
karar verirse onu bekleyeceğiz, karar verdikten sonra İstanbul halkına
soracağız, İstanbul halkının vereceği karara göre yapacağız dedi ve kendileriyle
istişare ederek bu karar alındı. Uluslararası alanda İstanbul'daki gösterilerin
benzerleri, G8 toplantılarında, BM toplantılarında birçok yerlerde yapıldı.
Hiçbir yerde ülkenin Başkanı bu tür göstericilerle görüşmez, demokrasinin
beşiği dediğimiz Avrupa'da, Amerika'da birçok yerde yok. Ama Başbakan büyük bir
nezaket göstererek, en son görüşmelerde sabaha kadar süren toplantılarda tek
tek herkesi dinledi, herkesle görüştü. Ama neden dinliyor, bu ülkenin insanına
hizmet etmek için yola çıktık biz. Ayrım yapmadan 76 milyon insana, sağlıkta, duble
yollarda, eğitimde her alan da en iyi hizmeti alsınlar diye çalıştık. Sadece AK
Partiye oy verenler değil 76 milyon insanımız bu hizmeti alsın diye yola çıktık
biz. Ve bu amaçla bu ülkede hiç kimsenin ayağına bir taş değmesin, ayağına
diken batmasın diye çalıştık ve bir şey olduğunda bunun acısını yüreğimizde
hissettik, yaralarını sardık, kimseyi ötekileştirmedik.
ANA MUHALEFET PARTİSİ, İKTİDARI, SOKAKTA, KAOS, KARGAŞA
ORTAMINDA ARAMAKTA
Bu olaylarda biliyorsunuz bir
baş komiserimiz şehit oldu, gösteriye katılan vatandaşlarımızdan hayatını
kaybedenler oldu. Bunların başında da bir muhalefet partisinin milletvekilleri
vatandaşı aklı selime davet etmek dururken, vatandaşa doğruyu gösterme
dururken, vatandaşı tahrik edici, olayları daha da kışkırtıcı şekilde davrandı.
Polise küfürler, hakaretler bunları televizyonlarda gördük, polis kimin polisi,
76 milyonun polisi. Polis hepimizin iç güvenliği için çalışan bir kurum ama
oradaki polise hakaret ve küfürler, başka şeyler bizi çok üzdü. Bu da şunu
gösteriyor, özellikle ana muhalefet partisi demokratik yollardan, herhalde
siyasi yollardan umudunu kesmiş, iktidarı sokakta, kaos, kargaşa ortamında
aramakta. Baktığımız da 1980 öncesinde de buna benzer bu partiyle ilgili
görüntüler var, daha öncesinde 1950'li yıllarda var. 1980 öncesinde Türkiye
hakikaten çok şeyler kaybetti, 60 öncesinden aynı kayıplar oldu. Aslı astarı
olmayan iddialarla, biz Türkiye'de kimseyi ötekileştirmedik, kimsenin yaşam
alanına 10 yıldan bu yana dokunmadık.
KAHRAMANMARAŞ'TA HİÇ KİMSE BENİM MEMLEKETİME DESTEK
GELMEDİ DİYEMEZ
Kahramanmaraş'tan örnek
verelim, hiç kimseden duydunuz mu, tanık oldunuz mu? Yaşam tarzından dolayı
birilerine müdahale olduğunu. Biz bize oy vermeyen köylerimize bile ne hizmet
gerekiyorsa oradaki insanlarımızın mutlu ve huzurlu yaşaması için her türlü
imkânlar aktarıldı, hiçbir ayrım yapılmadı, hiç kimse bunu iddia edemez
Kahramanmaraş'ta. 1 milyon 60 bin
nüfuslu Kahramanmaraş'ta, hiç kimse benim memleketime AK Partiye destek
vermediğim için hizmet gelmedi diyemez, kesinlikle böyle bir tavır içinde
olamazlar. Bilakis ilçelerde bile AK Partili olmayan belediyelere biz AK
Partililer olarak, milletvekillerimiz olarak yardımcı olmaya çalışıyoruz. Bunun
içinde ana muhalefet partisinin belediyeleri de var, niye yapıyoruz oradaki
insanlarımıza daha iyi hizmet götürsünler diye yapıyoruz.
Tabi burada amaç üzüm yemek
değil bağcıyı dövmek, ülkenin istikrarına huzuruna kastetmekti bunu da
başaramadılar, başaramayacaklar. Türkiye bu gün dünyanın belli başlı
ülkeleriyle yarışan bir ülke, biliyorsunuz İstanbul'daki hava limanı ihalesi tarihi
bir rekor. Türkiye artık istikrarı sağlamış, faiz lobisi karşısında başarılı
olmuş, faiz lobisini alt etmiş bir Türkiye. AK Parti 2002 yılında iktidara
geldiğinde toplanan vergilerin yüzde 87'si faizcilere gidiyordu, hazinenin
borçlanma oranı 65'di. Şimdi 2012 yılında bu 5,2'ye düştü ve yüzde 16'ya düştü.
Burada tasarruf edilen para 642 milyar.
İSTİKRAR TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK HAM MADDESİ
GEZİ PARKINDA MEYDANA GELEN OLAYLARI YURT İÇİNDEN VE
YURT DIŞINDAN DESTEKLEYEN, TAHRİK EDEN KESİMLERİN OLDUĞU SÖYLENİYOR. BÖYLE BİR
ŞEY VARSA BUNUN ASIL AMACI NEDİR?
Erkoç: Bunu
artık herkes biliyor, İstanbul'a bir hava limanı yapılacak, dünyanın önemli bir
merkezi haline geliyor. Bu sayede Avrupa'yı kullanan birçok yolcu İstanbul'u
kullanacak. Bizim ihracatımız 152 milyar dolar olmuş, 30 civarında aldık 152'ye
çıkmış. Tabi biz bu ülkelere satış yaptığımızda bizim ihracatımız artarken
başka ülkelerin ihracatı da azalıyor. Yıllarca Türkiye'yi sömüren bir faiz
lobisi var, tasarruf edilen 642 milyar birilerini rahatsız etmekte. Yani
adamların Türkiye ile ilgili olan ekmeği kesildi, hortumları kesildi. Bundan
rahatsızlar, Türkiye artık uluslararası arenada bunların rakibi haline geldi.
Türk iş adamlarımız gidiyor müteahhitlik yapıyor, bunları başka ülkenin iş
adamları alamıyor. Türkiye'nin enerji talebi iç kaynaklar tarafından
sağlandığında enerji lobisi Türkiye'de operasyon yapmaya çalışıyor. Bunların
hepsi milletimizin desteği sayesinde oluşan istikrar ortamında oluştu, Sayın
Başbakanımızın dik duruşuyla oldu. Bu gün istikrar Türkiye'nin en büyük ham
maddesi, en büyük enerji kaynağı. Artık görüyorsunuz dünya Türkiye'yi takdir
ediyor, derecelendirme kuruluşlarının Türkiye ile ilgili notlarını yükseltmesi
var. Türkiye artık uluslararası alanda yatırım yapılabilecek bir hale geldi.
Türkiye'nin rakipleri ülkede huzur ve istikrarı istemiyorlar, Türkiye'de kabuk
bağlamış yaralarını yeniden kanatmaya çalışıyorlar. Mezhepçilik, etnik
sebeplerle Türkiye'de bir kaos, kargaşa ortamı meydana çıkartmaya çalışıyorlar.
Onun için bizim çok akıllı olmamız lazım, milletimizden Allah razı olsun,
bunları görmekte.
GEZİ PARKI OLAYLARINDA AK PARTİ'NİN DURUŞU, OLAYLARA
TEPKİSİ, ORTAYA KOYDUĞU TAVIR ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİMLERE NASIL YANSIYACAK?
Erkoç: AK
Parti Türkiye'de demokrasiyi güçlendirmek için her şeyini ortaya koydu, son 10"12
yılda her alanda artık milletimizin iradesi hâkim yani her alanda artık milli
iradeyle bu işler yürümekte. Yeni bir anayasa değişikliği var gündemde, bunun
gerçekleşmesi için her türlü gayreti gösteriyoruz. Kurulan komisyona biz de 2
üye verdik, bizim 5'te 1'imiz olan partilerle aynı sayı oldu. Uzlaşma ortamı
olsun, hep beraber bir anayasa yapalım, tam demokratik katılım olsun, aziz
milletimizin fertlerini ön plana çıkaralım onların menfaatini, değerlerini ve
onları daha huzurlu edecek bir güçlü bir anayasa kuralım düşüncesindeyiz.
Biz şunu söylüyoruz, AK Parti
her zaman sağduyulu hareket etmekte. Biz 2002'de yüzde 34,5 oy almıştık, diğer
vatandaşlarımıza kendimizi anlattık, bizi gördüler yakından tanıdılar bu oyumuz
şimdiki anketlerde yüzde 52-53'ü gösteriyor. Ben inanıyorum ki ana muhalefet
partisinin yanlış tutumu buradaki politikası, yanlış uygulamaları daha önce ana
muhalefete oy vermiş birçok vatandaşımızın da bize oy vereceği inancındayım
ben, bu olayları görüyorlar. Bu olaylara karşı AK Parti'nin tutumu, ne kadar
doğru işler yaptığı açık ve net ortada. Bence partimiz de güçlenerek çıkmakta,
zaten Başbakanımız biz milletle geldik, milletle gideriz diyor. Partimizin her
zaman yükselen bir trendi var, bu tirendin yükselerek devam edeceği inancındayım.
BU HUZUR ORTAMINA DESTEK VEREN HERKESİ BİZ
DESTEKLİYORUZ
AK PARTİ TARAFINDAN ANKARA'DA DÜZENLENEN MİTİNGDE
MHP'DEN BİR GRUBUN DESTEĞİ VARDI, BU KONU HAKKINDA NELER SÖYLERSİNİZ VE YİNE
MHP GENEL BAŞKANI DEVLET BAHÇELİ'NİN BU KONU HAKKINDA SERT AÇIKLAMALARINI NASIL
DEĞERLENDİRİRSİNİZ?
Erkoç: Onlara
teşekkür ediyoruz, aklı selimden yana olan ülkücü kardeşlerimize, tüm aklı
selimden yana olan herkese teşekkür ediyoruz. Biz hep beraber Türkiye'ye hizmet
ediyoruz, AK Parti 76 milyon insana hizmete ediyor. Biz orada Sayın
Başbakanımızın mitingine katılan, destek veren, bu huzur ortamının devam etmesi
için MHP'de, BBP'de, Saadet Partisi'nde diğer adını saymadığımız partilerde
bulunan, oranın üyesi olanlara bu ortamda milletimizin geleceğine sahip çıkan herkese
teşekkür ediyoruz. Recep Tayyip Erdoğan'a sahip çıkmak ülkenin istikrarına
sahip çıkmaktır. Bizim ülkenin tek kaynağı istikrar, petrol yataklarımız yok,
bizim tek kaynağımız istikrardır. İstikrarı bitirdiğimiz zaman Allah
göstermesin Türkiye iflasa gider. İnşallah Türkiye gelecekte hak ettiği o şanlı
günlerine yeniden dönecek, biz altın para harcamış bir medeniyetin
çocuklarıyız. Türk parası artık dünyada geçerli bir para haline geldi, geçmişte
halkımız cebinde dolar, mark taşıyordu. AK Partiyle beraber paramızın sadece
kendi ülkemizde değil, kardeş ülkede, komşu ülkede ticaret yaptığımız ülkelerde
de geçer akçe olması sağlandı. Bu huzur ortamına destek veren herkesi biz
destekliyoruz. Tabi Devlet Bey bir panikle her halde, tabanını kaybetme
korkusuyla hoş olmayan, çok ağır ifadelerde bulundu.
BİZİM OY ORANIMIZIN YÜZDE 70-80'LERE KADAR GİDECEĞİ
İNANCINDAYIM
Tabi şu günlerde dediğimiz
gibi güzel ifadeler kullanılması lazım, güzel ifadelerle aklı selim olan
insanların bir birine davranması lazım.
Siyasetin diline de artık demokrasimizin gelişmesiyle beraber,
demokrasimizin yükselmesiyle beraber dikkat etmek gerekiyor. Oradaki insanlar
gönlünden kopmuş gelmiş destek veriyor, Allah razı olsun onlardan, destek veren
herkesten razı olsun. Ben inanıyorum ki ilerleyen seçimlerde bizim oy
oranımızın yüzde 70-80'lere kadar gideceği inancındayım. Biz anlattığımız,
konuştuğumuz, insanlar bizi tanıdığı
sürece bize destek vermeye devam edecekler.
KAHRAMANMARAŞ'TA DA GEZİ PARKI OLAYLARINA DESTEK İÇİN
BİRKAÇ GÖSTERİ YAPILDI, BU KONU HAKKINDA NE DERSİNİZ?
Erkoç:
Kahramanmaraş bu tür kaotik ortamlardan çok zarar gören bir şehir, geçmişte çok
insanımız burada acılar yaşadı. Kahramanmaraş hassas bir yer, hemşehrilerimiz
bu konulara karşı bağışıklık kazandı. Yani nasıl söyleyeyim, Kahramanmaraş,
geçmişte uluslar arası güçlerin buradaki uzantıları, ajanları bu memlekete çok
acılar yaşattı. Ama Kahramanmaraşlı hemşehrilerimiz burada aklı selim
davranmakta, olayları basiretli gözlemlemekte. Bu bizim gördüğümüz
fotoğraflarda, birçok vatandaşımız bizi arıyor söylüyor, bu olayların hangi
maksatla yapıldığını bildiği için bu tür provokasyonlara katılan hemşehrimiz
olmadı. O katılanların da Kahramanmaraşlı değil de dışarıdan gelenlerin
katıldığına inanıyorum. Onların kim olduğunu da Kahramanmaraş biliyor. Geçmişte
Türkiye'mizde al Bayrağımızın yerine kızıl bayrak dikmeye çalışanlar vardı,
İstiklal Marşı yerine enternasyonal marşı söyleyenler vardı. Biz bunları,
bunların kim olduğunu biliyoruz. Şimdi bakıyorsunuz geçmişte bu kimlikte olan
insanlar, al yıldızlı al Bayrağımıza, İstiklal Marşımıza, ülkemizin kurucusu
olan Mustafa Kemal Atatürk'e yapışarak siyaset üretmeye çalışanlar var. Ama
Devletimiz, Milletimiz artık omuz omuza hep beraberce, çok şükür Devlet Millet
kaynaşmasını AK Parti sağladı, İnşallah huzurlu ortam devam edecektir.
SÜRECİN BİZE HİÇBİR SIKINTI GETİRMEYECEĞİ
DÜŞÜNCESİNDEYİM
Önümüzde yerel seçimler var, şu anda AK Parti'de
Büyükşehir Belediye Başkanlığına adaylık için birçok isim geçiyor, farklı
isimler hakkında söylentiler var. Özellikle Büyükşehir Belediye Başkanlığı
için, bu kadar çok ismin geçmesi, AK
Parti'de sıkıntıların, sorunların yaşanmasına neden olur mu, bir karışıklığa
yol açar mı?
Erkoç: Açmaz.
Tabi bu konularla ilgili Merkez Yürütme Kurulumuz bir süreç başlatıyor, AK
Parti aday belirleme kriterleriyle ilgili. AK Partiye gönül vermiş hiçbir
kardeşimizin bu süreçte göreve talip olup da, olmayan hiçbir kardeşimizin
partimize zarar vereceği düşüncesinde değilim. Çünkü AK Parti'de görev alan,
üye olan insanlar memleket sevdasıyla yanan insanlar. Ben sürecin bize hiçbir
sıkıntı getirmeyeceği düşüncesindeyim, Sayın Başbakanımız açık ve net söylüyor.
Bunda belirli kriterler getirecek, en önemli kriter de halkımıza sorarak,
kamuoyunun desteğine, bilgisine baş vurarak Sayın Başbakan adayları
belirlemekte. Anketlerle, diğer çalışmalarla, milletvekillerimize,
teşkilatımıza sorarak aday belirleme sürecini tamamlayacak.
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI İÇİN ADAY OLAN NASIL
BİRİ OLMALI, VASIFLARI NELER OLMALI?
Erkoç: AK Parti aday kriterlerinde amaç millete hizmet, hizmeti yürütebilecek, hizmeti götürebilecek daha iyiye nasıl götürür. Bizim amacımız ve AK Parti buna uygun insanlarla Türkiye genelinde bu işi yürütecek. Şu meslekten, şu gruptan, şundan bundan demiyorum ben, bakıyorsunuz birçok yerde değişik meslek gruplarında başarılı insanlar var, hepsine baktığınız zaman başka özellikleri olan insanlar ama ortak özellikleri aynı. Ahmet'e, Mehmet'e makam için başkan adayı aramaz AK Parti, yani filanı getireyim şu makama ötekini getireyim şuraya demez. Türkiye'nin geneli için geçerli, temel ilke bu, millete kim hizmet edecekse, aziz milletimizin, aziz hemşehrilerimizin takdirini alan kimse buna göre belirleniyor kriterler. Yani kimseye önceden sen ol diye bir şey yok, kriterleri açıklıyor buna göre de en iyi, en uygun adayı belirliyor.
(M. Serhat TOPALCA)