Sözlükte "secde edilen yer" anlamına gelen mescid, Müslümanların mabetlerine verilen bir isim olup, cami kelimesi ile eş anlamdadır. Kur`ân`da mescid kelimesi, çoğul şekli olan mesâcid ile birlikte 28 defa geçmiştir.
Türkiye`de küçük mabetlere mescid,
büyüklerine cami denilmektedir. Yeryüzünde ilk yapılan mescid, Mekke`deki,
ortasında Kâ`be`nin de bulunduğu Mescid-i Haramdır (Âl-i İmrân, 3/96). İslâm
tarihinde ilk mescid, M. 622 tarihinde Mekke`den Medine`ye hicret sırasında
Medine yakınındaki Kuba köyünde yapılan Mescid-i Kuba, daha sonra Medine`de
yapılan Mescid-i Nebî`dir.
Mescidlerde; va`z edilen
kürsü, imam-hatibin öne geçip namaz kıldırdığı mihrab, hutbenin okunduğu
minber, ezanların okunduğu minâre, sonradan gelenlerin namaz kılması için
parmaklık ile bölünmüş mahfil, asıl mekândan bir duvarla ayrılan arka cemaat
bölümü, bahçesi, bazı büyük mescidlerin çevresinde, kütüphane, hamam, aşevi,
okul, mezarlık ve lojman vardır. Mescidler halı ile örtülü olup içine ayakkabılar
çıkartılarak girilir.
Peygamberimizin beyanı ile
mescidler cennet bahçeleri (Tirmizî, Deavat, 82) ve Allah`ın en çok sevdiği
mekanlardır (Müslim, Mesâcid, 288).
Mescidler; ibâdet, zikir, dua,
eğitim, öğretim, sosyal kaynaşma, disiplin, eşitlik, kardeşlik, birlik ve
beraberlik mekânları, bir beldede Müslümanların varlığının işaretleri,
minarelerinde günde beş defa tevhid inancının ilan edildiği huzur yuvalarıdır.
(bk. Cami) (İ.K.) DİB Dini Kavramlar
Sözlüğü