Mahalli idareler seçimleri 30
Martta yapıldı, belediye başkanlarının yüzde 99`u mazbatalarını aldı. Birkaç il
ve ilçede Yüksek Seçim Kuruluna itirazlar var, sonuçlar merakla bekleniyor. Bu
bekleyişte Ağrı biraz sıkıntılı çünkü demokrasiyi içlerine sindirmek istemeyen,
emellerine PKK aracılığı ile ulaşmayı ilke edinen BDP ve yandaşları ortalığı
her zaman, her yerde olduğu gibi yangın yerine döndürmek istiyorlar.
Bu da geçecek...
Öte yandan cumhurbaşkanlığı
seçimine sadece aylar kaldı...
Ülkemiz için AKP adayı çok
önemli çünkü diğer partilerin tamamı birleşse bile %50`nin altında kalıyorlar.
Yani?
Yani AK Partinin göstereceği
aday %99 köşke çıkacak.
Dün ajanslara düşen bilgilere
göre AK Partinin nabzı, Erdoğan`ın Köşke çıkmasından, Gül`ün de AK Partiye
başbakan olmasından yana.
Çok deneyimli, vizyon sahibi
bir politikacı olan Erdoğan`ın cumhurbaşkanlığını hakkıyla yapacağından
sevenlerinin kuşkusu yok.
Şahsen ben de aynı
kanaatteyim.
Abdullah Gül`ün de AK Parti
genel başkanlığını ve başbakanlığı hakkıyla yapacağı herkesin malûmudur.
Erdoğan`la Gül arasında üslup
farklılığı bulunmaktadır. İkisi de aynı şeyleri söyler ama biri yumuşak bir
üslupla, diğeri tokat gibi...
Hangi üslup iyi diye
sorarsanız bana göre Erdoğan`ın üslubu daha iyi çünkü şunca yıldır aynı üslupla
ülkeyi yönetti ve neredeyse Türkiye seçmeninin % 52`si bu üslubu beğeniyor. Bu
üslubun sahibi Türkiye`ye her açıdan sıçrama yaptırdı. Hem de karşısına dikilen
ABD, İsrail ve AB ülkelerine rağmen.
Türk milletinin ezici
çoğunluğu Erdoğan`ın en az bir dönem daha Başbakan olmasını istiyor.
Milletin nabzı böyle atıyor.
Doğrusu da bu...
Ama parti tüzüğüne 12 yıl
şartını koşan Erdoğan belki de yorulmuştur. Buna da bir şey diyemeyiz. Bu bilgi
birikimi ile köşke çıkması belki daha doğru olacaktır.
Gül açısında ise, bir cumhurbaşkanının aktif politikaya dönmesi
tam bir özveridir ama bağımsızlık savaşı veren Türkiye için Abdullah Gül bu
özveriyi yapacak gibi görünüyor.
Yorum sizin...