İMRAN KILIÇ

Tarih: 25.07.2013 00:00

Ayet-i Kerime ve Hadisler Işığında; İstişare

Facebook Twitter Linked-in

İstişare; sözlükte "birine bir konuyu danışmak, görüşünü sormak" demektir. "Şûra ve müşavere" kelimeleriyle eş anlamdadır.

İşleri danışarak yapmak İslam"ın temel esaslarından biridir.

Peygamberimiz (s.a.v.) yapacağı işleri ashabı ile görüşmüş, onların fikirlerini almış, alınan kararları uygulamıştır. Hulafa-i Raşidin" de Hz. Peygamber"in yolunu izlemişlerdir.

Danışılacak kimsenin; akıllı, tecrübeli, sağlam fikirli, ihlaslı ve dost insan olması gerekir. Akılsız, tecrübesiz, bozuk fikirli, sahtekâr ve düşman insandan olmaz.

İşlerini istişare ile yapanlar, yanılma ve başarısızlıklarını en alt seviyeye indirmiş olurlar. Darb-ı Meselde: "İşlerini danışarak yapan dağları aşar, danışmayan düz yolda şaşar." Denerek konunun ehemmiyeti çok güzel bir şekilde dile getirilmiştir.(Dini Kavramlar Sözlüğü, D.İ.B. Yayınları)

Ayet-i Kerimeler:

Allahû Teala"dan rahmetledir ki onlara yumuşak davrandın. Şayet kaba, katı kalpli ve (merhametsiz) olsaydın, elbette onlar etrafından dağılırlardı. Artık onları (n kusurlarını) bağışla. (Allah"tan da günahlarının affedilmesi için) mağfiret iste ve (gönüllerini hoşnut etmek için) iş hususunda onlarla müşavere et. Bir kere de azmettin mi, artık Allah"a güvenip dayan. Şüphesiz Allah kendine güvenip dayananları sever. (Al-i İmran Suresi, Ayet:159)

Onlar ki Rablerine (davet olunduklarında) icabet (edip emir ve nehiyde O"na itaat) edenler, namazı dosdoğru (şart ve rukünlerine dikkat ederek) kılarlar. Onların (her türlü) işi de aralarında meşveret (danışma) iledir, kendilerine verdiğimiz rızktan da (hayırlı işlerde) infak eder (harcar)lar.(Şûrâ Suresi, Ayet:38)

Hadis-i Şerifler:

Hz. Ali (r.a.) rivayet ediyor: Resulullah (s.a.v.) buyurdu: "Kendisine danışılan kişi emin olmalıdır. Danışıldığında kendisi için yapacağını danışana da tavsiye etsin."(Taberâni Evsat)    

İbn-i Ömer (r.a.): Resulü Ekrem (s.a.v.) şöyle buyuruyor: "Kızlarınızı evlendirmek hususunda anneleriyle istişare ediniz."(Ebu Davud, Müsned)

Câbir (r.a.) rivayet ediyor: Resulullah (s.a.v.) Efendimiz şöyle buyurdular: "Kendisiyle Müslüman kardeşi tarafından istişare edilen kimse ona bildiği faydalı şeyi söyleyerek yol göstersin."(İbn-i Mace)

Ebu Hureyre (r.a.) den rivayetle Resulullah (s.a.v.) buyurdular: "İçinizdeki iyi kimseler idarecileriniz, cömert kimseler de zenginleriniz olduğu ve işleriniz istişare ile yürüdüğü takdirde toprağın üstü sizin için, altından daha hayırlıdır."(Tirmizi)

İbn-i Abbas (r.a.)"tan rivayetle, Resulullah (s.a.v.) buyurdular: "Kişi kendisiyle istişare edenin hayrına olan şeyi dilediği sürece görüşü doğru kalmaya devam eder. Onu aldattığı anda ise Allah onun isabetli görüşünü alır."(İbn-i Asâkir"den)

Enes (r.a.)"den rivayetle, Resulullah (s.a.v.) buyurdular: "İstihare yapan mahrum kalmaz, istişare eden pişman olmaz, iktisat eden geçim sıkıntısı çekmez."(Taberâni Evsat"dan)    

İbn-i Abbas (r.a.)"tan rivayetle, Resulullah (s.a.v.) buyurdular: "Kim ki bir iş yapmak istediğinde Müslüman bir kimseyle istişare ederse, Allah onu işlerin en doğrusuna iletir."(Taberâni Evsat)

 Ebu Hureyre (r.a.) den rivayetle Resulullah (s.a.v.) buyurdular: "Kim ki, kendisine bilgisizce fetva verilirse, günahı fetva verenin boynunadır. Kim de kendisine danışan din kardeşine doğru bildiğinin dışında bir yol gösterirse, ona hıyanet etmiş olur."(Ebu Davud)

Hz. Ener (r.a.) anlatıyor: Bir mü"min Allah"ın Resulüne (s.a.v.): - Bana bir öğüt verseniz Yâ Resulullah! Ricasında bulundu. O da şöyle buyurdu: - Faydalı ve zararlı taraflarını düşünerek, gerekli istişareleri yaparak işe başla.

Yapacağın işin sonucu hayırlı görürsen o işe devam et. Yok eğer o işte dine, ilme ve olgun akla aykırı bir uygulama içine düşmekten korkarsan hemen bırakıver.(Mişkâtü"l-Mesabih)

Hz. Ali b. Ebu Talib"den…(r.a.): Yüce Allah şöyle buyuruyor: "…İş hususunda onlarla istişare et. Azmettiğin zaman Allah"a güven. Şüphesiz Allah (kendine) güvenen kullarını sever."(Bu ayetin indirilişinden sonra) Allah"ın Resulüne (s.a.v.): -"Azmetmek" nedir ya Resulullah? Şeklinde bir sual soruldu. Allah"ın Resulü şu cevabı verdi: - Takva sahibi bilgili ve tecrübeli kişilerle istişare etmek ve sonra da onların görüşüne uymaktır.(Muhtasar-ı İbn-i Kesir)

Ali İbn-i Ebu Talib rivayet ediyor: Allah"ın Resulü"ne sordum: -Yâ Resulullah! İlahi bir emir ve yaşadığın hüküm alanına girmeyen (Fakat karar verme zaruretini duyduğumuz önemli) bir durumla karşılaşırsak ne yapmamı(zı) emir buyurursunuz? –(Sözünü ettiğiniz) durumda dini ölçüleri bilen (tecrübeli) ve de ibadetli olan kişilerle istişare ediniz. (Bu gibi) bir durumda yalnız başınıza karar verip uygulamaya koyulmayınız."(Mecmeüz-Zevaid) 
Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —