ÖMER BAYDEMİR

Tarih: 04.04.2013 00:00

Dünkü Yazımın Devamı

Facebook Twitter Linked-in

Dünkü Yorum Gazetesi"ndeki yazımda Alaman Ahmet"in yaşantısına ilişkin anekdotlarda bulunmuştum. Belki, onu daha yakından hususen tanıyanların belleklerindeki anılarını da canlandırdım. Kahramanmaraş"ımızın saygın ailelerinden Yürürdurmaz ailesinin bir bireyi olan Alaman Ahmet"in Şeyh Adil kabristanındaki kabrinin yeri dahi belki de bilinmemektedir? Bu yazı vesilesiyle ona rahmet okuyup Fatiha bağışlamak boynumuzun borcu oldu. Zahire bakıp da bir insanın Allah indindeki yerini bilmek ne mümkün.""Her şeyin en doğrusunu Allah bilir.""Mutlaka hayırlı bir insan olmalı ki bana ülkeme ilişkin bazı şeyleri ilham etti ve bu yazının yazılmasına vesile oldu.""Neyin hayır, neyin şer olduğunu ancak Cenab-ı Allah bilir. Dilerse Cenab-ı Allah, şer sandığımız şeyi hayra, hayır sandığımız şeyi de şer"e tebdil eder.""Aşağıdaki satırları bu ilkeden hareketle kaleme aldım.

1898 den yıllar sonra yine Almanlar memleketimizde… Alman üst düzey ziyaretçilerin biri geliyor, biri gidiyor. Güya Nato adına getirdikleri savunma sistemiyle bizi koruyacaklar. Ne acı gerçek, yurt savunmamızı elin oğluna emanet ediyoruz. Kumanda masasında Türk subayı yok… Adamın ne kusuru var. Sen teknolojik olarak emsal aygıtları ürettin de buna rağmen mi geldiler? Tesadüfen bu Alman askeri konvoy Gazi Kışlamıza konuşlanmaya giderken, yol güzergâhındaki durdurulan trafik vesilesiyle konvoyu izleme bahtsızlığına uğradım, kahroldum… Güya elin oğlu; İran füzelerinden, Esed"in roketlerinden bizi koruyacakmış. Benim İran"la, Suriye ile ne alıp veremediğim var? Yapılan açıklamalara göre de Suriye"deki Esed rejimi yıkılana kadar da bu petroitler konuşlandıkları yerde kalakalacaklarmış. Eğer bizim Suriye ile bir savaş halimiz varsa ne güne duruyoruz? Bu söylemlere hangi saf dil inanır? Eğri oturup doğru konuşalım. Kahramanmaraş, Adana, Gaziantep ‘te kurulu petroitler, açıkça İsrail"in savunmasına yöneliktir. Ona, koruyucu kalkan teşkil etmektedir. Nasıl bir ön yargı ile gelmişlerse hemen de kaprise başladılar. Olmayacak isnatlarda, ithamlarda bulundular. Bir şey beğendirebilene aşk olsun. Sanırım bir ölçüde de kaprislerini tatmin ettiler. Beyanlarından o anlaşılıyor.

Aklıma Şevket Süreyya Aydemir"in Tek Adam adlı eserindeki olay zihnimde canlandı. Kurtuluş Savaşı yılları, Bolşevik Ruslarla iyi ilişkiler içinde olmaya çalışıyoruz. Rus konsolos orak çekiçli forsu açık aracıyla Ilıca"dan Erzurum"a gidiyor. Konvoyu durduran Türk subay konsolosa;""Burası Türk vatanıdır. Başka bir ülkenin forsuyla Erzurum"a giremezsiniz."" Diyerek forsu kapattırdıktan sonra yol veriyor. Ah(!) Türklüğün onuru vakarı neredesin?

Tarih boyunca biz Almanları dostumuz, müttefikimiz bildik. Birinci Dünya Savaşının birçok cephesinde Mehmetcik"e Alman subaylar kumanda ettiler. Liman Van Sanders Paşayı, askerimiz ‘"Liman Paşa"" diye anmış ve kendinden bilmiştir. Paşa da Türk askerinin hayranıdır. Bütün sadakatimize, vefamıza vefa gösterilmemiştir. Bütün temenni ve dileğimiz bu savunma sisteminin bize bir bedel ödettirmemesidir. İnşaallah akıbeti hayır gelir.

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —