ALİ EYTEMİŞ

Tarih: 18.09.2012 00:00

MAR-AŞ"K-IM

Facebook Twitter Linked-in

Sözlerin saldırganlaşmak için kullanıldığı, söz sultanına (SAV) dil uzatıldığı günümüzün şereften yoksun kalan dünyasında, sessiz kalmak ruhumuzu deşeleyen bıçak gibi, ne fayda ki sessizlik hakim bütün bildiğimiz kelimelere inat… Siz hiç HZ. İsa"ya dil uzatan İslam dünyasında yapılmış sanat eseri yada film gördünüz mü? Göremezsiniz… bizim dinimiz öylesine mükemmeldir ki Hristiyan dünyasından daha fazla sahip çıkar HZ. İsa"ya, HZ. Davud"a yada diğer peygamberlere…  Oysa diğer dinler böyle mi? Bilakis değiller.

Tarihte yaşadıkları yanlışları ve içlerinde ki dini karmaşayı bastırmak ve din diye uyguladıkları insan kaynaklı yaşantının fazla irdelenmemesi için Vatikan ve İsrail oğulları, dünyada sürekli karmaşanın olmasını istemişlerdir ve bu yönde çalışmışlardır. Yaşantınızla ilgili eğer bir açığınız varsa ve bunu gizleyemiyorsanız, insanların bu açığı görmemesi için dikkatleri daima başka yöne çekmeniz gerekmektedir. İsrail Gazze"de asimilasyon politikası izlerken, Vatikan Kahramanmaraş gibi bir şehirde dahi gizli (apartman altı) misyonerlik faaliyeti uygularken, siyasi iradenin haçlılaştırıldığı Avrupa"dan Amerika"ya kadar gizli planlar uygulanırken, Müslüman dünyasının bütün dikkatini bir film kanalıyla Peygambere hakaret filmine çekmeyi başardılar. Oysa tepkimizi yağmalayarak değil, yıkarak ve öldürerek değil de ekonomik ve siyasi irademizle uygulamalıyız.

Ekonomik tepki bizim elimizde ki en büyük silahtır. Avrupa"nın ve ABD"nin yaşam damarları Dolar ve Euro üzerine kuruludur. Eğer filmi bir Yahudi asıllı yönetmen yaptıysa, var mısın Yahudi firmalarını protesto edelim… samimi olarak peygamberi seviyorsanız kolayı evinize sokmayın, kozmetik ürünlerinin alımlarını durdurun ve de gücünüzü ekonomi kanalıyla gösterin. Sözle, narayla laf atmak kolay gelin sizleri de uygulamada görelim. Düşünün ki Maraş"ta kola satışı sıfıra düştü nasıl da yankı bulur değil mi! Ama gelin görün ki hepiniz hepimiz ve Müslümanım diyen kesimin büyük bir çoğunluğu peygamberi seviyorum yalanı ile ruhunda ki günah azabının ateşine su serpiyor, ama aslında peygamberini tanımıyor bile. İnsan sevdiğini tanımaz mı? Evet, sağlıksız ve zehir formatında olan o kola keyfinden bile vazgeçmeyecek ama dilimizden O"nu (SAV) çok seviyoruz demeye devam edeceğiz. Yalancıyız bizler koca yalancılar…

Siyasi tepkimizi dile getiren Başbakanımız Tayyip Erdoğan"ı bile sürekli eleştiriyoruz. Niçin peki? Sırf siyasi fikirlerimiz için, bizim dilimizi değil de kendi dilini kullandığı için ve de menfaatlerimize zarar verdiği için. Beyler bayanlar biraz hakkaniyetli bakalım mı? ‘"Ben"" kelimesini atıp ‘"biz"" kelimesi ile bakalım mı? İsrail bugün Ortadoğu"da yalnızlaştı ise ve Hristiyan dünyası bu coğrafyaya daha bir saldırganlaştı ise burada büyüyen bir gücün rahatsızlaştırmasındandır. Türkiye büyüyor ve güçleniyor. PKK taşeronu bile engelleyemiyor. Her gün saldırıyor. Çünkü köşeye sıkışan köpek son gücü ile saldırır. ABD artık bize danışmadan bu coğrafyada elini kolunu sallayarak yürüyemiyor. Avrupa bizi almak istemesede (AB"YE) vazgeçemiyor artık. Artık gurur duyduğumuz bir devletimiz var. (rahmetli Ecevit"i o hasta haliyle başbakan yapan zihniyet, ABD başkanı önünde iki büklüm durunca alkış tutmuş ve Türk Milletinin başı önümüzde ezik demişti). Her ne kadar sevmesek de bize gurur veren bir Başkanımız var. Bu siyasi iradeye tekrar tekrar sahip çıkmazsak eskiye döneceğimiz ve eziklik duygusuna gireceğimiz aşina…

Eskisi gibi olabilsek ve yeniden şu satırları yazabilsek belki kendimize gelebilir ve sesimizle şanımızla yankılanabiliriz.

Maraşlım

Bir Hamaset Destanı Nakşedildi Bağrına,

Yurdumun Arslanları Öldü İman Uğruna,

Ruhlarda Bayraklaşan Allah İçin Savaştır,

Bu Şehitler Diyarı, İşte bu yer Maraştır.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —