Kahramanmaraş Dosyası 8
Gündem 27.09.2014 17:08:23 0

Kahramanmaraş Dosyası 8

İmarla ilgili konulardan otopark sorunu, belediye yönetiminin sürekli başını ağrıta gelmiştir. "Her apartman ya da site, otoparkını kendi arsasına ya da bodrumuna yapsın, otopark parası alınmasın." diye mecliste kaç defa teklifte bulundum. Anayol üzerindeki arsalara daha az kat, arkadaki arsalara da kademeli olarak öndekilerden daha fazla kat yapma imkanı verilmesini, bununla kente hem daha güzel bir görünüm kazandırılmış olunacağını ve böylece binaların emlak değerlerine eşitlik sağlanacağını, anayol üzerine inşaat yapanlara rant sağlanmamış olacağını, dolayısıyla arsa sahipleri arasında daha adil davranılmış olunacağını defalarca dile getirdim. Doğru işlerin hayat bulması için kendi çapımda mücadele ettim. Daha başka bir söz söylemeye zannederim gerek yok artık.

Bilenler biliyor, iki dönem belediye meclis üyeliği, buna ilaveten bir dönemden fazla süre de başkan yardımcılığı ve başkan vekilliği yaptım. Bu süre içerisinde mesai arkadaşlarıma sıklıkla;"Vatandaşlarımızın isteklerini, yasalar elverdiğince, onların lehine esneyebileceği kadar esnetelim ama sakın sınırı geçmeyelim, bir başkasının ya da kamunun hakkını birilerine ikram (!) eder gibi haksızlık yapmayalım." dedim. Her zaman adil davranmaya, vatandaşlarımızın hakkını korumaya ve onlara haksızlık edilmesini engelleye çalıştım.

Daha meclis üyesi olduğum sıralarda bazı imar uygulaması, ya da imar tadilatı yapılması isteklerini yanlış bulduğum için meclis üyesi arkadaşların bana tepki göstermelerini göze alarak, olması gerektiği gibi davrandım ve karşı çıktım. İmar planında park (yeşil alan) olan bir yerin, hizmet gerekçesiyle yurt yeri olarak imar tadilatı yapılmasına karşı tavrımı ortaya koydum. Etrafı yapılaşmış olan bir arsaya yasalara ve yönetmeliğe uygun olsa bile çevrede ev sahibi olanların rızası olmadan farklılık tanıyan imar tadilatlarının yapılmasına tek başıma kalma pahasına itiraz ettim. Bazı dostlarım bana kırıldı. Ama ben doğru olanı yaptığıma inandım.

Her katta iki dairesi olan, sekiz katlı yirmi apartmanda yaşayan çocuklara avuç içi kadar yeşil alanın çok görülmesini, başta talepte bulunanlara, sonra da doğru olanı yapma kararlılığı gösteremeyip nüfuz hesabı yapanlara yakıştıramadım. Her evde iki çocuk varsa bunun 640 çocuk demek olduğunu dile getirdim. Bu kadarcığının bile hesap edilmeyip çocukların ihtiyacının yok sayılmasına razı olmadım. Ben böyle davranırken, o gün kendi yaptıklarını/yapacaklarını güzel ve zaruri görenlerin, bugün üst yönetim karşı çıktığı için karşı çıkma acizliği göstermeleri, yanlışa temelden karşı çıkamayıp gelişmelere göre vaziyet almaları, bir yönetici zafiyetinden başka bir şey değildir. İnsan hata yapmaz demiyorum, ama ucuz hesap peşinde olunamayacağının üstüne basarak söylüyorum. Bunları, geçmişe yönelik unutulmuşları yenilemek için de değil, hiç değilse geleceğe ışık tutması ve dikkatli olunması için yazıyorum.

Burada kısmen de olsa yeri gelmişken şunu ifade etmeden geçemeyeceğim; Biz Müslüman olarak büyük bir medeniyet toplumuyuz. Olumsuzlukların peşimizi bırakmamasına rağmen yüreklerimizin aynı ritimde atıyor olması yine bizim en önemli özelliklerimizden birisidir. Adı ne olursa olsun, bu işi yapanlar doğru bilseler de ayrı baş çekmenin zararlarını biz çok iyi bilmekteyiz. Bunun zararlarını, başta ayrı baş çekenler olmak üzere bilmeyenin olduğuna ihtimal dahi vermiyorum. Güç oluşturma yolunda yapılanları görmezlikten gelmek sadece bizim toplumumuzun değil tüm insanlığın zararınadır. Yeryüzü Müslümanları topluca bir vücuttur, topluluklar halinde grupların büyük toplumdan ayrılması vücudun peyderpey azalarını kaybetmesi gibidir. Bu ayrışmanın zararını önlemek için yöneticiler etkin tedbirler almalıdırlar. Yukarıda verdiğim örneklerde olduğu gibi yöneticiler çeşitli uygulamalarla bu yolu açık tutarlarsa bölünmenin yolunu bizzat açmış ve teşvik etmiş olurlar.

Çoğu zaman Allah rızası, yönetim, hizmet, destek ve benzeri kavramlar hakkında doğru ve isabetli düşünülmediği veya bu değerler üzerinden kurnazlık yapılarak arzuya göre tevil yapıldığı, insanların yanlış yönlendirildiği kanaatindeyim. Bir defa, yanlışta Allah'ın rızası olmaz. O,sadece her işin doğru yapılmasına ve insanların adil davranmalarına rıza gösterir, zaten bunların yapılmasını emreder. Bu bağlamda kişiye/kişilere verilen yönetim yetkisi de;"Sen istediğin gibi yap." anlamında değildir. İyi bir idare oluşumu için öncelikle bu kavramın doğru anlaşılması gerekir. Yetkinin sınırlarını yetkiyi kullananların çok da bildiklerini sanmıyorum. Bir defa sistem yok, çalışanlar donanımlı değil, kurumlar adam gibi bir incelemeye tabi tutulsa çoğu tersyüz olur.

Başkana vekâlet ettiğim bir defasında encümen başkanı o gün toplantıya katılmamış. Yanlış uygulama ilk baştan başlıyor. Yasa;" Encümen Başkanı Belediye Başkanıdır" diyor ama belediye başkanını da mecbur tutmuyor, bu görevi başkan yardımcısına verebileceğini öngörüyor. Ancak yasanın amir bu maddesinin çok da işletildiğini zannetmiyorum. Şartlar böyle olmakla beraber uygulamalarda genellikle inisiyatif kullanılıyor. Bu şartlarda ben vekâlet ediyorum ama ben encümen toplantısında yok'um. Encümen kararları bana imzaya geldiğinde yazılan kararları detaylarıyla okuyorum. Usulsüz bulduğum kararları imzalamadım. Dosyalar gittikten bir gün sonra ilgili müdür arkadaş gelerek bazı evrakların imzalanmadığını söyledi. Ben de:"Biliyorum" dedim. O şaşırdı, ben devam ettim; "Usulsüz olanlarını imzalamadım" dedim.

Alınan kararlar deftere işlenmiş. Müdür arkadaş tekrar gelerek durumu söyledi. Ben de hata yaptıklarını söyledim. Sonra encümen ve meclis üyesi bir arkadaş geldi."Kararları imzalamamışsınız" dedi. Ben de o konuda encümenin yetkili olmadığını söyledim. O arkadaş:"Nasıl olur, encümende şu, şu arkadaşlar var, bunlar uygun görüyorlar." dedi. Bunun üzerine ben yasayı açtım, encümenin görevlerini okudum, o kararı destekleyen öyle bir yetki yasada yok. Bunun üzerine arkadaşım:"Eğer siz bu kararları imzalamazsanız hepimiz mahvoluruz, biz bu işi üç buçuk yıldan beri böyle yapıyoruz. Bu alınan karaları encümenin asil üyeleri olan ve bu işlerin ehli olan arkadaşlar imzaladılar. Konunun detaylarını onlar bilmeyecek de ben mi bileceğim!" dedi.

Gelinen noktada iki kritik durum ortaya çıktı; encümen başkanı kararları görmeden kararlar deftere işlenmiş, daha önemlisi, bir süreden beri bu işlem yapılıyormuş. Birkaç gün evraklar masada bekledikten sonra arkadaşların bu açığını ortaya çıkarmış olmamak için kararları imzaladım.

Bir süre sonra genel teftiş sırasında müfettiş konuyu ortaya çıkardı, soruşturma açılması için valiliğe yazdı. Biz seçilmiş kişiler hakkında soruşturma açılması İçişleri Bakanı'nın iznine tabi olmasına rağmen hakkımızda soruşturma açıldı. Konu mahkemelik oldu. Neticede kasıt olmadığı için berat ettik.

Benim hakkımda bazıları "çok kuralcı" derlermiş. Ben kurallara uygun hareket etmenin hiçbir zararını görmedim. Yaslarda ve yönetmeliklerde yanlışlık varsa işin doğru olanı, söz konusu yanlışlıkları asıl yetkililere bildirmek ve düzeltilmesini sağlamaktır. Yetkisi olmayan kişilerin yürürlükte olan hükümlere aykırı hareket etme yetkisi yoktur. Ben, değişik birkaç kurumda çalıştım, dışarıdan görev aldığım bazı kurumlarla çok yakın olmasa da temasım oldu, bazı kuruluşların yönetiminde bulundum ancak işini bilerek yapan çok az kişi gördüm.

 

Yaşadığımız ve görüp tespit ettiğimiz çok şey olmasına rağmen bunları sayıp orta yere dökecek değilim, kişisel olanlarını asla! Yalnız, yapılan bazı işlemler vardır ki kabul edilir cinsten olmadığı gibi doğrudan yönetim ile ilgilidir. Seçmiş olmak için değil, kenti yönetmesi için yönetici seçilmesi veya kenti iyi yönetecek yöneticilere görev verilmesi bakımından bir durum değerlendirmesi yapmaya çalışıyoruz.  Bir de içinde bulunduğumuz duruma nasıl geldiğimizin ve bundan sonrasında nasıl davranılması gerektiğine ışık tutabilir miyiz,  deneyim araştırması yapanlara, değerlendirmek isteyenlere yardımcı olunabilir mi düşüncesiyle bunları yazıyorum.


Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor

30.1° / 16.9°

Cüce ,” Kahramanmaraş’ın ve ilçemizin artık kaybedecek bir dakikası bile yok.”

Görgel: “Ziyaretler Salı ve Cumartesi Günleri Randevusuz Yapılacak"

Arıkan, “Kahramanmaraş’ın en büyük sorunu barınma”

Kahramanmaraş’ta Tefecilik Operasyonu

BBP Onikişubat Belediye Meclis Üyesi Birinci Sıra adayı Akif Arslan oldu

Kahramanmaraş’ta Bilişim Sistemleri Dolandırıcılığı Operasyonu

Kahramanmaraş, İstanbul’da Yoğun İlgi Gördü

Ebrar Sitesi davasında şok karar !

Başkan Okay, Birlik ve Beraberlik içerisinde Dulkadiroğlu’nu yeniden ayağa kaldıracağız

Büyükşehir, Kapıçam Mezarlığı İçin Ücretsiz Seferleri Duyurdu

Vali Ünlüer ve Başkan Güngör , Küçük Sanayi Sitesi Esnafıyla bir araya geldi

Ebrar Sitesini Yapanlardan İlginç Savunma

Cumhur İttifakı'nın Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Fırat Görgel oldu

Bakan Yerlikaya, TOKİ Konutları’nda İncelemelerde Bulundu

KMTSO Başkanı Buluntu, Gazetecilerle Bir Araya Geldi

Kahramanmaraş’ta Uyuşturucu madde ticareti yapan 4 kişi yakalandı

Kahramanmaraş'ta operasyonlarda 150 kişi yakalandı, 47'si tutuklandı

Başkan Güngör, “İnşasına Başlanan Kentsel Tasarım Projeleri 1 Yılda Tamamlanacak”

Kahramanmaraş’ta Sosyal medya üzerinden TV satın almak isterken dolandırıldı

Kahramanmaraş’ta uyuşturucu ticaretinden hapis cezası bulunan şahıs yakalandı